tarih araştırmalarında ileri olmak, milletlerin ve cemiyetlerin seviyesini anlamakta bir ölçü olmuştur.
240 syf.
·
Puan vermedi
·
6 saatte okudu
Kitabın adı:Ali ve Nino Yazarın adı:Kurban Said Okuyanın adı:Nezaket Topal Sayfa sayısı:240 Ben Ali ve Nino'yu Doğu Karadeniz turunda günübirlik Batum'a geçtiğimizde duydum ve merak ettim bir şekilde okumalıydım ve sağolsun TC Emine Aktan okuyunca rica ettim gönderdi ve şimdşye kadar fırsat bulup okuyamamıştım okudum ama sükutu hayale uğradım ha bu arada kitap kesinlikle çok güzel hayal kırıklığım Batum'da Ali ve Nino nun hareketli heykelleri var bir ara kavuşur gibi oluyorlar sonra tekrar ayrılıyorlar efsaneside aynı şekilde idi oyüzden... Neyse gelelim kitaba Ali şii ve İmam Caferi mezhebine mensup Han Şirvanşir sülalesinden. Nino Kipianilerin kızı Gürcü ve Hristiyan. Bu iki gencimiz taaaa lise yıllarından beri birbirlerini severler karşılarına öıkan tüm engellere rağmen evlenetek mutlu mesut yaşarlar birde kızları olur ama kader ağlarını örmüştür birkere .....
Ali ve Nino
Ali ve NinoKurban Said · Everest Yayınları · 20042,480 okunma
Reklam
Rubai
İnsanız hepimiz aslımız topraktan Çıkarıldık varlık sahasına yokluktan Kusursuzluk yalnızca Hakk'a özgüdür Herkesde var hem karadan hem aktan
Sağlığında Hz. Ömer’i halife tayin etti
22 Ağustos Pazartesi günü akşamı 61 yaşında vefat etti. Buna göre Ebu Bekir’in halifeliği 2 yıl ve iki aydan biraz fazla sürmüş demektir. Cenaze namazı Hz. Ömer tarafından kıldırılmış ve Hz. Peygamber’in kabrinin yanına defnedilmiştir.
Sayfa 230Kitabı okudu
Kendi geçmişlerinden kopan ve tarihlerini unutan topluluklar yabancı güçlere karşı savunmasız kalmış demektir.Nitekim sömürgeci devletler,sömürdükleri ülkelerde başlıca şu iki metodu uygulamaya çalışmışlardır.Birincisi sömürülen ülke halkını geçmişinden koparmak ve tarihlerini unutturmak suretiyle onları dirençsiz bırakmak.İkincisi ise işgal ettiği topraklarda kendi tarihini yaymak ve tarihî,askerî ve ilmî başarıları ile ora halkında hayranlık uyandırmak ve böylece onlarda aşağılık duygusunun uyanmasını sağlamak.
Bazı mübarek günlerde namaz vaktinin yaklaştığını veya bir Müslümanın öldüğünü duyurmak için salâ verilmesine ilk defa XIV. yüzyıl başında Mısır’da başlanmış ve zamanla gelenek halini alan bu uygulama diğer İslâm ülkelerinde ve bu arada bizim ülkemizde de benimsenmiştir.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
71 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.