Hangi kavşakta dursam çatallı bir acıyım.
dağınık bir toy yeri, emanet bir elbise, bir ince kopuz sesi.
Yok yerlere yön oldum; her hayrata okuttum bu şaşkın kitabeyi
ki çözülsün insanların insanlara dokunduğu sınırda neden ellerim çolak
ve neden baktığımda büyüyor ölü balık gözleri.
Ali Ayçil
İnsan çağımızda gönül tarlasına durmadan put dikiyor. Kendi türettiği eşyaya, kendi kurduğu sisteme veya kendinin yücelttiği insana tapmak yoluyla kendine tapmaya çalışmakta belki de. Kendini dolaylı yoldan putlaştırmanın boş deneyinde..
Büyüklerin her şeyi daha iyi bildiği bu ülkede, hayata ve sanata ne kadar geç başlıyoruz! Önce uzun bir çocukluk biçiliyor payımıza. Bir şeyler yapmamız gerektiğinin farkına vardığımızda bir de bakıyoruz ki upuzun yılları boşu boşuna geçirmişiz.