Konuşacaksan; Kibarca konuş. (Bakara/83) Gerçeği konuş. (Ali imran/27) Adaleti konuş. (Enam/152) Zarifce konuş. (İsra/23) Dürüst konuş. (İsra/28) Nazikçe konuş. (İsra/28) Yumuşak dilli konuş. (Taha/44) Yalansız konuş. (Hac/30) Anlamlı konuş. (Mü'minun/3) Düzgün konuş. (Ahzap/70)
Konuşacaksan; Kibarca konuş. (Bakara/83) Gerçeği konuş. (Ali imran/27) Adaleti konuş. (Enam/152) Zarifce konuş. (İsra/23) Dürüst konuş. (İsra/28) Nazikçe konuş. (İsra/28) Yumuşak dilli konuş. (Taha/44) Yalansız konuş. (Hac/30) Anlamlı konuş. (Mü'minun/3) Düzgün konuş. (Ahzap/70)
Reklam
Konuşacaksan; Kibarca konuş. (Bakara/83) Gerçeği konuş. (Ali imran/27) Adaleti konuş. (Enam/152) Zarifce konuş. (İsra/23) Dürüst konuş. (İsra/28) Nazikçe konuş. (İsra/28) Yumuşak dilli konuş. (Taha/44) Yalansız konuş. (Hac/30) Anlamlı konuş. (Mü'minun/3) Düzgün konuş. (Ahzap/70)
Konuşacaksan; Kibarca konuş. (Bakara/83) Gerçeği konuş. (Ali imran/27) Adaleti konuş. (Enam/152) Zarifce konuş. (İsra/23) Dürüst konuş. (İsra/28) Nazikçe konuş. (İsra/28) Yumuşak dilli konuş. (Taha/44) Yalansız konuş. (Hac/30) Anlamlı konuş. (Mü'minun/3) Düzgün konuş. (Ahzap/70)
Kibarca konuş(bakara/83) Adaleti konuş(En'am /152) Gerçeği konuş(Ali İmran/27) Dürüst konuş(İsra /28)🌺🌷🌷
Krizlerimizle başa çıkmada daha ciddi, daha cesur ve daha metodolojik olmamızın ve ayrıca teşhis koyma, sorumluluk üstlenme ve ibret alma noktasında Kur’ânî yaklaşımı benimsememizin vakti geldi. Uhud Savaşı yenilgisinden sonra nazil olan ayetlerde hezimetin sorumluluğunun tamamen sahabelerde olduğu ifade edilmişti. Ayette buyuruluyor ki: “De ki: O (musibet), kendinizdendir." (Âli İmran-165). Bir başka ayette ise şöyle buyuruluyor: “Nihayet sevdiğiniz şeyi (zaferi) size gösterdikten sonra, za'f gösterdiniz. (Peygamber'in verdiği) emir konusunda tartıştınız ve emre karşı geldiniz. İçinizden dünyayı isteyenler de vardı, ahireti isteyenler de.” (Âli İmran-152). Kur’ân-ı Kerim’in burada hezimetin sorumlusu olarak karşı taraftan, yani Mekkeli Müşriklerden hiçbir şekilde söz etmemesi manidar. Zira bu şekilde Müslümanların kendilerini komplo teorileri ile teskin edip kurban psikolojisine kapılması önlenmek isteniyor. Hakikatlerle yüzleşmekNe kadar şok edici olursa olsun, hakikatlerle yüzleşmekten ve gerekçe uydurmayı bırakmaktan başka seçeneğimiz yok. Durumun ince detaylarına girmek ve öfkeyi yatıştırmak yerine, krizin köklerini tedavi etmek için analiz ve planlama yapmaya odaklanmalıyız. Kaynak: Suriye Felaketi: Kördüğüm, İbretlik Dersler ve Çıkış / Süheyl Gannuşi
Reklam
Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!
اَلَّذ۪ينَ يَقُولُونَ رَبَّنَٓا اِنَّنَٓا اٰمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِۚ﴿١٦﴾ اَلصَّابِر۪ينَ وَالصَّادِق۪ينَ وَالْقَانِت۪ينَ وَالْمُنْفِق۪ينَ وَالْمُسْتَغْفِر۪ينَ بِالْاَسْحَارِ﴿١٧﴾ (Bunlar), “Rabbimiz, biz iman ettik. Bizim günahlarımızı bağışla. Bizi ateş azabından koru” diyenler, sabredenler, doğru olanlar,
Allahu Teâlâ'nın Emaneti 4 Kadın!
اَلَّذ۪ينَ يَقُولُونَ رَبَّنَٓا اِنَّنَٓا اٰمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِۚ﴿١٦﴾ اَلصَّابِر۪ينَ وَالصَّادِق۪ينَ وَالْقَانِت۪ينَ وَالْمُنْفِق۪ينَ وَالْمُسْتَغْفِر۪ينَ بِالْاَسْحَارِ﴿١٧﴾ (Bunlar), “Rabbimiz, biz iman ettik. Bizim günahlarımızı bağışla. Bizi ateş azabından koru” diyenler, sabredenler, doğru olanlar,
Kuranın Bize Mesajlarından
1) Kur’an okuyun! (Alak, 1) 2) Kulluk görevlerinizi yerine getirmenizi engelleyenlere itaat etmeyin! (Alak, 19) 3) Secde edin! (Alak, 19) 4) İnkârcılara itaat etmeyin! (Kalem, 8-15) 5) Sabırlı olun! (Kalem, 48) 6) Geceleri değerlendirin! (Müzzemmil, 2-4) 7) Allah'ın adını anın ve tüm benliğinizle O'na yönelin! (Müzzemmil, Yalnız
🌸🌸🌸 🌸 Kibarca konuş. [Bakara Suresi,83.Ayet] 🌸 Gerçeği konuş. [Ali İmran Suresi,17.Ayet] 🌸 Adaleti konuş. [Enam Süresi,152.Ayet] 🌸 Zarifçe konuş. [İsra Suresi, 23.Ayet] 🌸 Dürüst konuş. [İsra Suresi, 28.Ayet] 🌸 Nazikçe konuş. [İsra Suresi, 28.Ayet] 🌸 Yumuşak dilli konuş. [Taha Suresi, 44.Ayet] 🌸 Yalansız konuş. [ Hac Suresi, 30.Ayet] 🌸 Anlamlı konuş. [Müminun Süresi, 3.Ayet] 🌸 Düzgün konuş. [ Ahzap Süresi, 70.Ayet] 🌸🌸🌸
Reklam
Ali İmran Suresi
﴾196﴿ İnkâr edenlerin (gönüllerince) diyar diyar dolaşmaları sakın seni yanıltmasın; ﴾197﴿ Kısa süren bir faydalanma... Sonra sığınakları cehennem. Ne kötü bir mesken! ﴾198﴿ Fakat rablerine karşı gelmekten sakınanlara, Allah katından bir ikram olarak, altından ırmaklar akan cennetler vardır; orada temelli kalacaklardır. Allah katındaki mükâfat iyi kimseler için daha hayırlıdır. Tefsir Bazı müminler ticaretle uğraşan Mekke müşriklerinin nimetler içerisinde yaşadıklarını görünce, “Allah’ın düşmanları refah içinde yaşıyorlar, biz ise açlıktan ve takatsizlikten ölüyoruz” demişler, bunun üzerine bu âyetler inmiştir. Bunların zengin yahudilere imrenenler hakkında indiği de söylenmiştir (IX, 152). 196. Âyet, Hz. Peygamber’in şahsında müminleri teselli etmekte ve kâfirlerin yeryüzünde nimetler içerisinde dolaşmalarına aldanmamalarını tavsiye etmektedir. Çünkü onlara verilen nimetler ne kadar çok olursa olsun geçici olup yok olmaya mahkûmdur ... bu sebeple Allah katında hiçbir değeri yoktur ! Nitekim 197. âyette kâfirlere verilen nimetlerin az bir dünya metaı olduğu ifade edilmiş, daha sonra da varacakları yerin cehennem olduğu bildirilerek dünya metaının kâfirler için cehennem azabına sebep olduğuna işaret edilmiştir.... 178. âyette de “Onlara verdiğimiz fırsat ancak günahlarını arttırmaya yarıyor” buyurulmuştur. Oysa 198. âyette ifade buyurulduğu gibi rablerine karşı içtenlikle kulluk eden müminlere âhirette sürekli olarak içinde yaşayacakları cennet nimetleri verilecektir... Şüphesiz ki bu lutuf dünyada kâfirlere geçici olarak verilen nimetlerden çok daha iyidir...
Sen hangisini istiyorsun?
İçinizden dünyayı isteyenler de vardı, ahireti isteyenler de. ÂLİ İMRÂN-152
85 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.