Osmanlı ordusu, Mısır seferi dönüşünde Adana'da yoğun bir sağanak yağış ve çamur deryasıyla karşılaştı. Yavuz, (geleceğin şeyhülislâmı ve tarihçisi) lalası Kemal Paşazade ile ilerliyordu. Hocanın atı bir ara tökezledi, düşmekten kıl payı kurtuldu. Ancak atın ayağından sıçrayan çamur, padişahın kaftanına (elbisesine) geldi. Yavuz'un hiddetlenmesinden endişelenen büyük âlim, biraz korktu. Tekrar tekrar af diledi. Hocanın üzülüp paniğe kapıldığını gören Yavuz, kaftanındaki çamurları telaşla temizleyen hizmetkârlarına seslendi:
"Bırakın, temizlemeyin!"
Sonra lalasına döndü ve Osmanlı'nın ilme, âlime verdiği değerin ispatı niteliğindeki şu tarihi sözü söyledi:
"Lala, bu kaftanımı saklasınlar ve öldüğümde sandukamın üzerine koysunlar. Ulemanın atının ayağından sıçrayan çamur, bizim için büyük nişandır. Bu benim için en büyük şereftir!"
Can Veren Pervaneler 4
Can veren pervaneler 4
Dünyâ zıll-i zâildir. Ona güvenen nâdimdir.
Dünya kaybolucu gölge gibidir. Ona güvenen pişman olur.
Erzurumlu İbrahim Hakkı
S.26
Annemin hasretini çekiyorum. Bir büyük boşluk ki ne koysan yeri dolmuyor. Bir sinsi hasret ki zaman zaman gündelik avuntuların arkasına saklansa bile, en olmadık yerde düşüverip aklıma, kıvrım kıvrım kıvrandırıyor. (Sakın acında kaybolma-Alim Yavuz)
SADECE BENİM OLSUN
İçinde başka beşiklerin olmadığı,
Kahkahalarımın ve hıçkırıklarımın
Başka sesler arasında kaybolmadığı,
Mesela ilk defa gördüğüm bir kelebeğin,
Penceremde ki harika raksına kapılıp da
Mutlulukla kıkırdayınca duyabileceğim;
YAVUZ SELİM
Türkiye'nin Osmanlı sülâlesinin ilk on padişahı hep değerli ve kahraman başlardır. Milletimize her
birinin ayrı ayrı büyük hizmetleri vardır. Kimisi Batı'nın birleşik ordularını ezmiş, kimisi zaferleri ile
tarihte yeni çağlar açmış, bazıları seferde veya savaşta ölmüş ve hepsi Türk bayrağını zafer yelleri ile
yarıştırmış