Allah’ın yeryüzünü imar etmek
Fakat tabiatı seyretmenin, incelemenin, araştırmanın ötesinde, bir de bu tabiyatı üzerinde yapılması gereken faaliyet vardır. Çünkü Allah Sonra ona biçim verdi, ona ruhundan izledi. (Secde, 32/9) Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım. (Bakara, 2/30) Öyleyse, insan (Allah’ın yeryüzündeki halifesi olarak) Yaradan’ına daha layık hale getirmesi gerektiği tabiattan ve tabiî dengelerden sorumludur.
Sayfa 125Kitabı okudu
İnsan bir bilinmezlik denizinde yüzmektedir. Değil çevresindeki ve tüm evrenin yapısında olup bitenleri bilmek, çevresindeki evrende, her atomda, atomdaki her elektronda, her hücrede ve hücrenin her dokusunda olacakları bilmek, bizzat içinde bulunduğu durumu ve kendi içinde olup bitenleri bile bilemez. Büsbütün gayb! Her taraf bilinmezlikle dolu!
Reklam
“Din” kavramı, Arapçada borç ve alacak manasına gelen “deyn” kökünden türetilmiştir. Bu açıdan “Din”, borç ve alacak düzeni anlamını ifade eder. Başka bir deyişle bizim başkasına ve başkasının bize olan borcuna «deyn» denir. Din, geniş anlamda insanın Yaratıcısına ve yaratılanlara karşı görev ve sorumluluklarını içeren inanç sistemidir. Toplum içinde yaşayan her insan, diğer insanlar ile sürekli borç ve alacak ilişkileri içindedir. Bu ilişkiler sayesinde toplum oluşur ve karşılıklı bağlar artar. İslam Dini, yaratılış gayesi yeryüzünü imar ve ıslah etmek olan insanın bu dünyadaki görev ve sorumluklarını belirleyen ilkeleri içeren inanç ve hayat düzenidir. Bütün peygamberlerin insanlığa tebliğ ettiği din, ilahi kaynaklı tek dindir. Bu din, Allah’ın insana bahşettiği doğal haklarının korunmasını bütün sosyal kurumların temel gayesi kabul ettiği ve nimet-külfet paylaşımının adil olmasını öngördüğü için sosyal barış ve dayanışmayı sağlamış ve sulh dini olmuştur. Bu inancın önderleri olan peygamberleri rehber kabul eden Müslümanlar, her gittikleri yerde barış ve yardımlaşmayı sağlamışlar. Baskı ve haksızlığa karşı ortak tavır sergilemişlerdir.
Sayfa 45 - s. 45-46Kitabı okudu
YOBAZLIK BİR FİKİR MÜSTEHASESİDİR 2020 03, “Türkçülüğe Karşı Yobazlık” adlı yazım (Ötüken, 1970 Martı), cevap değil, birbirini tutmaz avâmi tekerlemeler ve... Hüseyin Nihâl ATSIZ “Türkçülüğe Karşı Yobazlık” adlı yazım (Ötüken, 1970 Martı), cevap değil, birbirini tutmaz avâmi tekerlemeler ve örtülmek istenen küfürlerle karşılık
174 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Devrimi devirecek devrim; İslam.
. Biyografi: Ilich Ramirez Sanchez, nam-ı diğer Çakal Karlos Venezuela’da Marksist-Leninist görüşlü bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya geliyor. Babası adını Ilich koymuş. Vladimir Ilıch Lenin’in Ilich’i. Kendisinden küçük olan iki kardeşinin adları da Vladimir ve Lenin. Böyle bir ortamda büyüyen Ilich daha lise çağında Komünist Partisi’ne üye
Devrimci İslam
Devrimci İslamİlich Ramirez Sanchez Carlos · Elips Kitap · 200435 okunma
8 MART 2022 İSLAMIN KADINA /ERKEĞE VERDİĞİ DEĞER. Günün Anlam Ve Önemine Binaen Birkaç Kelam ve Gök Sofrasından Kalbimize /Aklımıza Düşen Ayetler. Kıymetli Dostlar Hepimizin Malumudur, Kadın'ın İslam'dan Önce Hor ve Hakir Görüldüğünü, Aşağılık ve Değersiz bir Mahlûk Olarak Kabul Edildiğini, Ne Haysiyeti ne Şahsiyeti ne Şerefi,
Reklam
Uluslararası Asrı Saadet Üniversitesi Vakfı Kurulmasının Önemi
Bismillâhirrahmenirrâhîm. Elhamdü lillâhi Rabbil âlemin. Vesselâtü vesselâmü alâ Rasûlüne Muhammedin ve âla âlihî ve sahbihi ecmaîn! Allah’ü Teâlâ insanı en güzel şekilde yarattı ve yeryüzüne kendisine vekil olarak halife olarak gönderdi. “Muhakkak ki biz insanı “ahsen-i takvim” üzere (en güzel biçimde) yarattık.” (et-Tîn, 4) “O, hanginizin daha
Ayetlerle bilimin ilişkisi
“Bir Müslüman için Allah’ın emirlerini yerine getirmek ve Allah’ı daha iyi tanımaya çalışmak, olabilecek en üst seviyede bir motivasyon kaynağıdır. Bu rasyonel temelli motivasyon para, şöhret, unvan gibi dünyevi hiçbir çıkar olmadan da evreni inceleme faaliyetinin gerçekleşme-sini destekler. Kuran’ın yüzlerce ayetindeki bu teşviğini birçok
264 syf.
10/10 puan verdi
Resul-i Ekrem (sas)’e ait kırk hadisin de yer aldığı Kalbin Erbaini adlı kitabına Prof. Dr. Mehmet Görmez İslam geleneğinde de rağbet gören sembolik anlatıma riayetle Beden Ülkesinin Sultanı: Kalp başlığındaki yazısıyla giriş yapıyor. Kalp beden ülkesinin sultanıdır ve o da her sultan gibi hem çok zayıftır hem çok güçlüdür. Onun da orduları
Kalbin Erbaini
Kalbin ErbainiMehmet Görmez · Otto Yayınevi · 2014326 okunma
Ne kadar müslümanız ? Sorun kendinize
Bakara suresi 30. Ayetin mealin de Allah yeryüzünde halife yaratacağını söyler.Bura da ki yaratamasından daha önemli , halife diyerek insanoğlunun üzerin de önemli bir sorumluluk olduğunu gösteriyor.hilafet, bir kimsenin diğerinin yerini alması ve onu temsil etmesidir.Bu bağlamda Hz adem ve nesli halifeliği, Allahın mülkü olan yeryüzün de onun iradesine uygun yaşaması gerekir.İnsan ise asıl yaratılma gayesi Allah'a kulluk etmek idrakine varıp bunu kendine şiar edinmesi gerekiyor.Çünkü bu ayetten sonra hemen Hz Adem'in görev ve sorumluluklarından bahsediyor.Çünkü gelen tüm peygamber ve nebiler hep sorumlu olmuşlardır.Hz Davud as Kuran'da yeryüzüne halife kılındığın da , adalet ve nefsine uymasını Allah emretti.Bu yüzden peygamberler de birer öğretmendir. Çünkü nefis , iyi ve kötüyü belirler. İnsanoğlunun hayatta kazanma hırsı gözlerini bürümüş. Bugün ki kavgaların,savaşların en büyük nedenleri bunlardır. Rum suresi 41. Ayet de Allah der ki ; insanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve deniz de düzen bozuldu. Peki insanoglu düzen bozsun diye mi halife yapıldı ? Peki biz müslümanlar bu sorumlulukta neredeyiz ? Allah'ın emir ve yasakları doğrultusunda yaşadık mı ? Yeryüzünü Allah'ın emri üzerine imar edebildik mi ? Halifelik sorumluluğunun idrakinde olan bir müslüman toplumun da kötülük,ahlaksızlık baş göstermez. Ama insanoğlu hiçbir zaman Allah ben size şahdamarından daha yakınım şuuruyla yaşamadı ve yaşamıyor da.
Reklam
İnsan, yeryüzünü îmâr etmek ve gönül mahsûlü eserler meydana getirmekle mükelleftir. Çünkü o, yeryüzünde Allâh’ın halîfesi olmak için yaratılmıştır. Cenâb-ı Hakk’a vekîl olarak yaşamak demek olan bu hilâfet vazifesi, fıtrat-ı asliyede mek­nuz istîdâdlarında, yâni fıtratında bu vazîfeyi yerine getirebile­cek kâbiliyetleri taşıması itibâriyledir. Allâh Teâlâ, bu istîdâdın yeşermeye memur bir tohum gibi geliştirilerek matlûb neticeyi hâsıl edebilmesi için gerekli programı, yâni emir ve nehiyleri Kur’ân-ı Kerîm’de beyân etmiştir. Buna hakkıyla riâyet eden­ lerin mânevî derecelerini bildirmek üzere hadîs-i kudsîde şöyle buyrulmuştur: “Her kim Benim velî bir kuluma düşmanlık ederse, Ben ona karşı harb îlân ederim. Kulum, Bana en çok kendi­ sine emrettiğim farzları îfâ ederek yaklaşır. Farzlara ilâve­ ten işlediği nâfile ibâdetlerle de yaklaşmaya devâm eder; nihâyet Ben onu severim. Kulumu sevince de Ben âdeta onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olu­ rum. Ben’den ne isterse mutlaka veririm, Bana sığınırsa onu korurum.” (Buhârî, Rikâk, 38)
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.