Bir distopya olarak değerlendirmekte zorlansam bile biraz macera biraz da aşk yönüyle güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum kurucunun kızının. Bu kitaplarla ilgili en büyük sorun bana sorarsanız kahraman anlatıcı ile yazılmaları. Koca dünya büyük savaşlar, felaketler atlatıyor, bize de bunun anlatılacağı vaadi veriliyor ama sonuçta okuduğumuz bir kız, âşık olmaması gereken ama âşık olduğu oğlan, kızın ve oğlanın hayatındaki bencil insanlar vs.
Böyle bakınca kurucunun kızı da diğerlerinden pek farklı değil.
Bunu görmezden gelmekten başka okumanın yolu yok bu kitapları. Artık distopya adı ile basılan yeni bir kitap görünce aklıma aşk hikayeleri geliyor.
Bu kitabı sevdim, içinde topluma yönelik hoşuma giden eleştiriler vardı. Kadına, evliliğe, erkeğe ya da direkt olarak insana olan tutum beni sıkça düşündürüyor. Bazen meselenin bireylerde mi yoksa ideolojilerde mi olduğundan emin olamasam da öğrenilmiş öyle çok çaresizlik var ki birkaçına değinilmesi sevindirdi. Güncel kitapların amaçsızlığı içinde kurucunun kızı bir tık öne geçti benim için.
Ayrıca yazarın kalemi hoşuma gitti. Başlarda biraz sıkılsam da bir noktadan sonra güzelleşiyor anlatım. İlk kitabı olmasına rağmen başarılı sayılabilecek bir eser olmuş.