"Mülkiyet:
biliyorum ki ben,
ruhumdan akıp gelmek isteyen düşünceler
dışında,
hiçbir şeye sahip değilim.
Biliyorum ki ben,
tatlı bir sevgiyi, küçük bir sevinci tattığım
anlar dışında,
hiçbir şeye sahip değilim."
Sevgi ahlâkı, hürriyet ahlâkıdır. Kölelikten nefret eden, hiçbir kuvvete ve hiçbir insana ibadet etmeyen ahlâktır. Uzviyet ahlâkı uzviyete esirdir. Desinler ahlâkı örf ve âdete esirdir. Bu sebepten eski ahlâklara bağlananlar, ruhunda hürriyet olmayanlardır.
Dünün ve bugünün cemiyetleri yalnız "desinler" ahlâkına inanıyorlar. Eğer bunlar fazilete değer veriyorlarsa, bu, faziletli görünmek içindir. Eğer iyilik yapıyorlarsa âlem onlara iyi desin diyedir.
Eski cemiyetler yalnız uzviyet ahlâkına inanırlardı. Onlar için ahlâklı hareket uzviyetin istediğini vermemek, arzusuna ram olmamak, hırsı boğmak ve şehveti öldürmekti. Onlar için ahlâksız hareket yalnız şehvete ait olan arzulardı. Kütleleri birbirine katan, zümreleri vahşi hayvanlar gibi boğazlaşmalara sürükleyen manevi kusurlar, kötülemeler, leke sürmeler, hasetler, iftiralar ve yalanlar üzerinde durulmaz, bunlar asla ahlâksızlık gibi görülmezdi.