21. yüzyıl!
İnsan psikolojilerinin alt üst olduğu, antidepresanların aspirinlerden fazla sattığı, intihar olaylarının arttığı, adeta "Dünyaya gelecek en yanlış zamanı bulmuşuz." denen bir dönemde yaşıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde İlber Ortaylı'nın bir kitabını okumuştum. Her insanın kendi dönemi için dünyanın en zor dönemi
Kitap 3 bölümden oluşmaktadır.
1) Yanan Ruhlar
2)Kan Hasadı
3) Kutsalların Savaşı
Yaşamları birden alt üst olan ve ne ile karşı karşıya olduklarını bilmeyen insanlar yapacakları seçimlerde, izleyecekleri yollarda hem iyi kararlar vermek, hem de oldukça cesur olmak zorundadırlar. Kitap 3 farklı bölümden fakat ortak bir paydadan oluşmaktadır. Kitabın baş düşmanı her bölümde oldukça güçlenir, eski günlerindeki o zafer çığlıklarına birer adım daha yaklaşır. Zafere yaklaşırken ise çıkarttığı kaos, insanlık için oldukça dehşet ve acı vericidir.
Kitap sade ve akıcı bir dille anlatılmıştır. Duygular ve olaylar abartıdan uzak, her şey olabildiğince sade ve açık bir şekilde ifade edilmiştir. Doğaüstü olaylara merakı olanlar için biçilmiş bir kaftan olan kitabım, bu kategoriden uzak olanları da içine çekecektir. Gerilim ve gizem her sayfada daha da yükselecek ve okurlar sayfaları hızla merak duyguları kabarmış bir şekilde çevirecektir.
Elveda Kyk,
Elveda çamaşır sırası,
Elveda alt ve üst katımdaki ayılar,
Elveda kavram haritası dışında ders işlemeyen hocalar,
Elveda uzaktan eğitim,
Elveda 45 dakikada gelmeyen sıcak su,
Elveda iğrenç Kyk Wifi'si,
Elveda çıkar uğruna kurulan dostluklar,
Elveda gece 11 giriş saati,
Elveda 6 kişilik odam,
Elveda Ereğli'm...
Öğretmenim artık😎
Hayatın en büyük kuralını bilir misiniz?
Kaçtığınız şeylerin tutsağı olursunuz!
En çok neyden korkarsanız bir gün gelir o yakalar sizi! "Korktuğum başıma geldi," der ya insan. Gelir, gelmeden ölmezsiniz!
Ve hayat, daima sevdiğinizle sınar!
İzaha gereği yoktur bu cümlenin. Okuyan herkes bilir sevdiğiyle sınanmanın ne demek olduğunu.
Kitap bitti, ben tükendim.
Laf olsun diye değil, öyle ki damarlarımdan kanın çekildiğini hissettim, azar azar, acıta acıta... Her cümlede öyle bir sızı... Okurken sizle de paylaştım birçoğunu. Tükenirken sizi de tükettim.
Kehribar Geçidi...
Yedi Uyurlar'ı hiç duymuş muydunuz?
Okuyacağım kitapları genelde önceden araştırır, ona göre okurum,
Gözlemlediğim kadarıyla pek çok kişi bu kitabı yarım bırakmış veyahut bir şey anlamadığını öne sürerek beğenmediğini dile getirmiş. Ben de bu karmaşıklığa bir nebze de olsa açıklık getirme amacı ile bir inceleme yazmak istedim.
Fyodor Dostoyevski külliyatı kronolojik okuma maratonumun 11. kitabı olan
Bu aralar en çok düşündüğüm konulardan birisi bu oldu arkadaşlar.Biz Dünyalık mı yaşıyoruz, yoksa Ahiretlik mi diye? Bunun cevabı aslında çok basit : Çoğumuz dilde Ahiretlik yaşıyoruz.Gönülde ise Dünyalık.Neden mi böyle dedim? Önce iyiliklerimize bakalım.Yaptığımız iyiliğin büyüğü, küçüğü elbet olmaz.İyilik iyiliktir.Ama bir insana 50 liralık
YouTube kitap kanalımda 1984 kitabını önerip distopya türünü anlattım:
ytbe.one/DNo1wRTFR1g
"Who are you to wave your finger?
You must have been out your head!"
"Sen kim olduğunu sanıyorsun da bana parmağını sallıyorsun?
Kafayı sıyırmış olmalısın!" Tool*
UYARI : Bu inceleme yazılırken hiçbir kitap yakılmamış,
Kış uykusundan uyanmanın çok meşşakatli olduğunu bildigimiz ve hele ki alacakaranlık sabahlarını aratmayan bu zorlu süreçlerde uykumuzu bölüp sabahın erken saatlerinde hayat mücadelesi uğruna verdiğimiz bunca çabayı sarf ettiğimiz, vakit geçirdiğimiz ortak alana varıncaya dek nekadar emek harcadığımızın herkes eminim ki çok farkında
Onun için bu zorlu süreci göz ardı etmeyip empati kurun, konuşurken sözcüklerinizi itina ile seçin. Düşünmeden kurduğunuz her cümle o insanın duygularının tek hamlede alt üst olabileceğini unutmayalım...✍️
Zeynep ÖNER
Jack London , ile önce başlamak isterim.#90566644 kitabını kesinlikle daha çok beğendim.Bunu belirtmem lazım.Daha kalıcı olacak Beyaz Diş bende. London, Dünya Ticari dergi romanının öncüsü ve zengin olabilen ilk yazarlardan biridir.Kitaptaki Martin Eden karakterine bu yönden çok benzer.Zaten otobiyografi bir romandır
Kitap, okuma grubumuzun aralık ayı kitabı idi.Bence kısa sürede bitti.Ev,iş, vs.Kendi ortalamamın üzerine çıktım bence kesinlikle günlük sayfa sayısı olarak.Bunun en büyük nedeni de tabiki grup ve de kitabın akıcılığı idi.Kitabı, yazar, kitap bilgisi ve kendi yorumum şeklinde 3 parça halinde incelemeyi düşünüyorum.1700 sayfalık bi kitap.Doğal