" Gökyüzünün en karanlık olduğu an; güneşin doğmasından hemen önceki yarım saatlik zaman dilimi... Çünkü o sırada hem ay gözden kaybolarak güneşe yol açar, hem de güneş doğmak için hazırlanırken gökyüzüne geç kalır. Böylece gökyüzünü aydınlatacak hiçbir şey kalmaz ve zifiri bir karanlık olur. İşte ben bu karanlığın ta kendisiyim, Mira. Sen ise benim tüm gerçeklerimi ortaya çıkaran o ışıksın. "
" Karanlık gece, ıslak gökyüzü... Her ölümden sonra yağmur yağar, derdi anneannem, İçimize sakladığımız gözyaşları gökyüzünden yeryüzüne akar. Belki bizim içimizdir gökyüzü. "
" Hokus... Pokus... "
Bu sihir de işe yaramadı. Artık hiçbir hokus pokus geri getiremezdi annesini Onur'a. O an anlamıştı, sihir denen şey bir yalandı...
" Portuga! "
" Hımm... "
" Hep senin yanında olmak isterdim, biliyor musun? "
" Neden? "
" Çünkü dünyanın en iyi insanısın. Senin yanındayken beni kimse azarlamıyor ve gün ışığının yüreğimi mutlulukla doldurduğunu hissediyorum. "
" Birini sevmekle birinin acılarını sevmek çok farklıydı. Acılarını sevemediğiniz sürece, onları anlamadığınız sürece, onlara katlanamadığınız sürece, sevgi hiçbir şeye yetmiyordu. "