544 syf.
·
Puan vermedi
Açıkçası kapağından dolayı gözümün düştüğü bir kitaptı , aldım , okudum ve oldukça pişmanım.Stephen King'in kitap hakkında yaptığı yoruma kesinlikle katılmıyorum çok acemice yazılmıştı kitabın bir sayfasında full tasvir varken diğer sayfası full diyalogtu..anlatımdan kaynaklanan sorun çevirmene mi ait yoksa yazarın kendisine mi bilmiyorum ama anlatım tek kelimeyle berbattı!Kurgu çok sıradan basit işlenmişti , karakterlerin olay ve durum karşısındaki hal ve tutumları gerçeğe çok ama çok uzaktı (kızı rehin alınmış bir başkomiser olan Banks'ın tepkileri en saçma olanlardı.Tracy'nin Jaff'ın rehini mi yoksa oda arkadaşı mı olduğu da ayrı bir konu olarak değerlendirilebilir.).Polisiye seviyorum diyorsanız kesinlikle tavsiye etmeyeceğim bir kitap zaman kaybı!Belirtmeden geçemem Bad Boy'u Alt Üst diye çevirmenin anlamı ne???
Alt Üst
Alt ÜstPeter Robinson · Martı Kitabevi · 2013238 okunma
621 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zor Kadın ürkasında büyük bir boşluk, damağımda nefis bir tat bırakarak bitti. Daha önce haftada iki gün paylaşımlarla okuduğum, sonrasında pdf’ini kaç defa okuduğumu unuttuğum bir kitabın bitmesine de bu kadar üzüleceğimi doğrusu hiç tahmin etmezdim. Aşka değer vermeyen bir adamın; kalbinin aşk ateşiyle sarıldığını bir türlü kabul etmediği, eski
Zor Kadın
Zor KadınFatih Murat Arsal · Ephesus Yayınları · 2015905 okunma
Reklam
528 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Mutlu sonla taçlandırılmış bir FMArsal klasiği daha... Aşkı yazan adamdan yürekleri titreten aşk dolu bir roman daha… Çok eğlenceli diyaloglara sahip, bir sayfasında gülüp, bir sayfasında hüzünlenip, bir diğer sayfasında sinirlenerek tüm duyguları yaşayacağınız bir FMArsal eseri daha… Daha önce defalarca okuduğum bu romanı da, sayfalarını
Anlaşma
AnlaşmaFatih Murat Arsal · Ephesus Yayınları · 20141,034 okunma
464 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Yazarı internette keşfettim . bir kitabını okudum ve devamı geldi . Ama bu kitabı çok çok ayrı seviyorum . Yazarın konuları farklı . klasikleştirilmiş konularda yazan bir yazar değil . çok mu iyi ? belki değil ama kitapları okunmalı katagorisinde bulunmakta .
Gül ve Avcı
Gül ve AvcıAsude · Ephesus Yayınları · 2013669 okunma
Katy: "O halde neden dışarı çıkmak istedin?" Taşı silkeledim ve sandaletimi geri giydim. "Cevap vermekten kaçmak çok eğlenceli olduğu için mi?" Daemon: "Şey, kızdığında yanaklarının pempeleştiğini izlemek keyifli de ondan." Ona dik dik baktım. Daemon: "Hastalıklı olsa da sinirlenmeni izlemeyi seviyorum ama bunun yanı sıra başka soruların olacağını da tahmin ettim."
Zafer Ekin Karabay'ın intihar etnmeden önce bıraktığı mektubu; "aslında bütün mesele neydi?" "hani, ‘hayatın neresinden dönülse kardır’ dizesi var ya nilgün’ün, canım benim, ben yaşamın neresinden döneceğimi çoktan belirlemiştim. nilgün marmara’nın 29 yaşında, s. plath’in şubat ayında intihar etmesi, benim de 29. yaşımın 29 şubatında intihar etmemi gerektirmezdi. ama madem ki yaşamda kalmaya kendimi ikna edemiyordum, o zaman bir tarih belirlemeliydim ve 29. yaşımın 29 şubatını seçtim. bu yüzden ‘şubatta saklambaç’a bir yığın başka sırla birlikte intihar edeceğim tarihi de gizlemiştim. ne var ki, kitabımı bir türlü bastıramadım (o kitabı görmeden ölmek bana nasıl acı veriyor bilemezsiniz). "ama şimdi yaşamımın bu ayrım noktasında hiçbir yerde huzur bulamadığıma göre bu tarihi bekleyecek gücüm de kalmadı. hem zebercet de belirlediği tarihten önce intihar etmemiş miydi? (kimbilir belki kendimle barışabilseydim...) yerleşik yabancı’ydım her yere metin abi... sen yanarak öldün ve ben ne yangınlar geçirdim sana ulaşabilmek için. daha ne kadar dayanabilirdim, herkesin bir başkasının acısı pahasına mutlu olduğu yaşama? tüm arkadaşlarımı ve sevgilim meral’i çok seviyorum. beni affedin." *Mektuba ilk kez, Milliyet'te Can Dündar köşesinde yer vermiştir. Kaynak: İTÜ Sözlük
Reklam
YAŞAM İÇİN ÖNERİLER Kepekli pirinçten çok ye. İnsanlara beklediklerinden daha çok şey ver ve bunu zevk alarak yap. En sevdiğin şiiri ezberle.
"..Bak Milena, ‘En çok seni seviyorum.’ diyorum, ama gerçek sevgi bu değil belki, ‘Sen bir bıçaksın, ben de durmadan içimi deşiyorum o bıçakla’ dersem, gerçek sevgiyi anlatmış olurum belki. Ve yazdıklarımın devamı olarak Milena, kalbimde sen varken her şeye katlanabilirim.."
"Yontu sanatından sanırım az çok anlayan bir genç, bir mezarın üzerine yaptırılmış olan mermer bir yontuya aşık olmuş. Bu yüzden çıldırmış ve zavallı deli, lahdin içinde bu güzel kadından ne kaldığını görmek için bir gün taşı kaldırmış.Budala!Bir de ne görsün..ne görmesi gerekiyorsa onu..Bir mumya!O zaman aklı başına gelmiş ve iskeleti kucaklayıp öperek "Seni böyle daha çok seviyorum" demiş. "Hiç olmazsa sen yaşamış olan bir şeysin; oysa ben hiçbir zaman bilinci olmayan bir taş parçasına gönül vermiştim." Therese: -Anlamıyorum, dedi. Laurent: -Ben de, diye yanıt verdi; ama belki de aşkta yontu, insanın kafasında canlandırdığı; mumya da, yüreğinde bulduğudur."
Sayfa 123Kitabı okudu
Benim onu sevmemin nasıl bir mucize olduğunu bilmiyor. Belki de sıradan ve vasıfsız bir şey gibi görüyor bunu. O da haklı. Neredeyse tanıyan herkes sevmiş onu. Farklı boyutlarda elbet. Ama bir şekilde sevmiş. Zaten onu birazcık tanıyan birinin kayıtsız kalması, sıradan biri gibi davranması mümkün değil. Fakat ben ne yapabilirim? Anlatamıyorum. Anlatamamamın sıkıntısı içimdeki telaşı kat be kat artırıyor... Seni en çok ben seviyorum desem, en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en... Ne en? İçimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. Oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. Anlatabildiğim kadarını... Anlatabildiğim kadarıyla ne yapılabilir? Birer çay içilebilir belki..
Sayfa 143
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.