"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Ahh Didem Ahh!!
Yazma konusundaki özrümü görmüyorum , şiirlerini okudukça , bağlılık, bağımlılık gibi bir şey işte burada yazmaya zorluyor beni.
‘’Bir zamanlar kendimi
Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım.
Kaç metredir benim yokluğum?
Benden daha çok var sanmıştım.
Benim yokluğumdan dünyaya
Bir elbise çıkar sanmıştım.
Dünyanın çıplaklığına
Küçük İskender
Ayak izlerimizde ölüp erimiş peri pelerinleri
Periler birbirine düşman, pelerinler birbirine küs
Sana bugün bir mektup yazdım:
En çok
En çok güllerden sözettim
Kitabın adı " Güneşi Uyandıralım " ama
" Büyükler güneşi uyandırmayı bilmez." demişti Zeze kitabın sonunda. Haklı da aslında; biz büyükler çocukların güneşini çaldık, karanlıklara çağ açıp onları fenersiz bıraktık. Şimdi güneş nasıl uyandırılır nerden bilelim?...
Şeker Portakalı kitabının devamı olan kitabımız Zeze ' nin
Adın yok.
Siyasisin.
Nurilerin koğuşuna atıyorlar seni..
Sonra daracık bir odaya alıyorlar. Her geçen an daha da daralan.
Ayaklarının dibinde insan pislikleri, sidik kokusu ve kan.
Nefes diye onları çekiyorsun içine. Ciğerlerine yapışıyorlar.
Cemal Süreya
Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.
Şems-i Tebrizi
Düzenim bozulur,
Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Öldüğümüzde ne olacağız abla?
Bakışlarımı dalgınlığımdan kurtarıp sordum,
Anlamadım ayşe?
Öldüğümüzde diyorum.. Ne olacağız?
Hüzün dolu bir merakla başını hafifçe kırıp sorduğu bu soru, ben de aynı yanıtsızlığı barındırsada onun zihnindeki soruları dik tutabilmek amacıyla, derin bir nefesle cevapladım..
Meslek gibi oldu sorun.. Terfiside
“Sana kalbimi yollamak isterdim, ama kalbim bende değil ki! Ben, hicranınla inleyen bir rebap. Baktım, göğsümde senin kalbin çarpıyor. Onu yollayamam.”
Ankara da yapılacak listesine Cebeci İstasyonu'na giderek bu şiiri okumayı eklemelisiniz.Üstadın en sevdiğim şiiri...
Şiirlerin kalbinde uyuyan hikâyeler vardır. Bazıları şairi hayattayken
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~
Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!..
1
Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir...
Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Kitabın adı " Güneşi Uyandıralım " ama " Büyükler güneşi uyandırmayı bilmez." demişti Zeze kitabın sonunda. Haklı da aslında; biz büyükler çocukların güneşini çaldık, karanlıklara çağ açıp onları fenersiz bıraktık. Şimdi güneş nasıl uyandırılır nerden bilelim?... Şeker Portakalı kitabının devamı olan kitabımız Zeze ' nin
"Senin yüzünden bir dünyayı daha yok ettim. Ama artık bunlara değer misin diye düşünüyorum, çünkü ne demek istediğimi anlamışa benzemiyorsun. Yüreğin ölü senin."
Aradan üç ay geçmeden, tam da pasaportları yenilemeye gideceğimiz gün kaybetmiştin nüfus kâğıdını. Evin altını üstüne getirmiş, bulamamıştık. Kayıp ilanı vermiştik gazeteye.
Biraz önce buldum.
Yerçekimli Karanfil'in arasındaydı. Adam Yayınları'nın eflatun kapaklı baskısı, hatırladın mı? İlk sayfasını koparmış, ikinci sayfanın üstüne adını
Hadi yarından itibaren yeni bir hayata başla…
Bitir… Ya dalga geçmek gibi olacak ama aslında bitireceğin bir şey de yok. Sadece senin ilişki sandığın bir durum var ortada, o kadar… Onu da bitirdiğinden zaten kimsenin haberi olmayacak…
Kendine sahip çık şu andan itibaren…
Çaba olmadan, emek olmadan, neşe olmadan, fedakârlık olmadan sevginin olmayacağını anla…
SEVİLMİYORSUN, KABUL ET!!!
Hadi bırak artık… Hem kendini hem de onu azat et bu saçmalıktan…
Güzel bir güne başla yarın…
Elbette üzüleceksin, ağlayacaksın ama sen zaten ağlıyorsun sürekli. Belki gözyaşın akmıyor ama ağlıyorsun. Yüreğin hep acıyor. Senin ne hakkın var yüreğini bu kadar acıtmaya?
Acıtma artık kendi canını…
Sal, gitsin!.