“Lord Janos. Size Bozkalkan’ın komutasını veriyorum.” “Bozkalkan... Bozkalkan, yabanıl arkadaşlarınla birlikte Sur’a tırmandığın yerdi...” “Öyleydi, Kabul etmem gerekir ki kale acınacak durumda. Onu mümkün olan en iyi şekilde onaracaksınız. İşe ormanı geri iterek başlayın. Hâlâ ayakta duran yapıları tamir etmek için, çökmüş olanlardan taş çalın.”
Faşizmin dili...
"Böylece cumhuriyetimizin bayrağını asmış olan evde oturan marangoz Beste bir vatan haini olmuş oluyordu. Bu adam savaşta ciğerlerinden kurşun yemişti, ama yine de vatan hainiydi. Zaten sevgili yurdumuzda en kolayı insanlara vatan haini damgası basmaktı."
Sayfa 116
Reklam
Hatta çok sabrettik, çok bekledik ve dahi çok can kaybettik ama yine de iyiye gitmedi ülke. Yoksulluktan kurtulamadık bir türlü mesela. Vaat edilen özgürlükler de gelmedi. Demokrasi, hep tehdit altında kaldı ve vesayetler arasında seçime zorlandık. Gerçekte bu topraklarda hiç yeşermemiş olan demokrasinin, kırılganlığından söz edildi sürekli. En kolay vazgeçilen fikir, eşitlikti oysa. Eşitlik sağlanmadıkça gerçek bir demokrasiye ulaşmanın imkansızlığını anlatmaya çalışanlar düşman sayıldı. Özgürlük isteyenler vatan hainiydi; kardeşlik ve barış dilemek ise zaten ülkeyi bölmekle özdeşti.
Her yana çiçek hevengleri, çam dalları ve bayraklar asılmıştı. Tabii siyah - beyaz - kırmızı bayraklar. Sadece köyün en sonundaki ev çatı katı penceresine siyah kırmızı - altın sarısı bayrak asmıştı. Alman Cumhuriyeti'nin bayrağıydı bu. Siyah - beyaz - kırmızı ise eski imparatorluğun bayrağı. Bu bayrakların kullanılması yasaktı. Fakat Wolkenstein şehitlerin bu eski, bu onurlu renklerin altında can verdiklerini ve siyah - kırmızı altın sarısı bayrak asanların birer vatan haini olduğunu bildirmişti. Böylece cumhuriyetimizin bayrağını asmış olan evde oturan marangoz Beste bir vatan haini olmuş oluyordu. Bu adam savaşta ciğerlerinden kurşun yemişti, ama yine de vatan hainiydi. Zaten sevgili yurdumuzda en kolayı insanlara vatan haini damgası basmaktı. Sadece Wolkensteinler hiçbir zaman vatan haini olmazlardı. Onlar yasa gibi adamlardı. Kimin vatan haini olduğunu kestirmek de onların hakkıydı.
Bu adam savaşta ciğerlerinden kurşun yemişti, ama yine de vatan hainiydi.Zaten sevgili yurdumuzda en kolayı insanlara vatan haini damgası vurmaktı.
Sayfa 207Kitabı okudu
...ama yine de vatan hainiydi
Bu adam savaşta ciğerlerinden kurşun yemişti,ama yine de vatan hainiydi. Zaten sevgili yurdumuzda en kolayı, insanlara vatan haini damgası vurmaktı. Sadece Wolkensteinler hiç bir zaman vatan haini olmazdı. Onlar yasa gibi adamlardı. *1933 Almanyasında yakılan kitaptır.
Sayfa 207
Reklam
Bu adam savaşta ciğerlerinden kurşun yemişti, ama yine de vatan hainiydi. Zaten sevgili yurdumuzda en kolayı insanlara vatan haini damgası vurmaktı.
Sayfa 207 - Bordo SiyahKitabı okudu