Boyalar, Foyalar ve Boyacılık Üzerine Düşünceler
Bir akşamüstü kitap okurken ara verip, biraz zihnimi ve gözlerimi dinlendirmem gerekiyordu. Sırt üstü yaslanınca şöyle etrafıma bakındım; tüm nesnelerin, çiçeklerin, ağaçların, hayvanların, insanların, gökyüzünün, taşın ve toprağın farklı farklı ve doğal bir rengi olduğunu gözlemledim ve düşündüm. Her gün ve herkesin açık olarak görebildiği bir
Bir ağaç gördüm yaprağında adımın yazdığı sordum ona; nedir bu ağaç? Söyledi bana; acılarının ağacıdır, çekeceğin her acının yaprağı düştüğünde o acı sana ulaşır söyledim ona; peki adımın yazdığı yaprak nedir? Söyledi bana; son nefesindir!
Reklam
Bülbül ilə qarğanı gör salırlar bir qəfəsə, Fərq qoyulmur bu dünyada məhəbbətlə həvəsə. Təəssüf ki, bu ömrümüz boşa gedir anbaan, Nə xeyir işə sərf olunur, nə sevgiyə, ah-aman! Zəmanə min bəla verir, ürəyimi qanadır, Üzümdəki allıq mənim ürəyimin qanıdır.
Abbaskulu Ağa Bakıhanov
Abbaskulu Ağa Bakıhanov
Bir Ustadan 5 türkü
Şanlıurfa, türkü söylenen meclisleriyle (sıra geceleri) türkü ziyafetinin sermest ettiği ve en çok türkü derlenen yörelerden... Kendine özgü saz takımları ve icra biçimleriyle özgün bir yöre. Kazancı Bedih de yörenin üstadlarından... (1929-2004) Şanlıurfa Siverekli doğumlu. Sıra gecelerindeki yanık sesiyle tanıdık. Fuzûli ve Nâbi gibi divan şairleri­nin gazellerinden okumuş; gazeller yanısıra türküler, şarkılar ve hoyratlar da söylemiş. Şimdi de onun sesinden yörenin güzel türkülerini dinleyelim: 1. youtu.be/38Qu1y5CN4A "Garip bir kuştu gönlüm yâr Elimden uçtu gönlüm Saçının tellerine loy Kapıldı düştü gönlüm" 2. youtu.be/FeTwoGxP6fo "Öyle ser-mestim ki idrâk etmezem dünyâ nedir Men kimem sâkî olan kimdir mey ü sahbâ nedir" Şiir: Fuzuli 3. youtu.be/OVmhjDnpM-w "Nemrutun kızı yandırdı bizi Çarptı sillesini felek misali" 4. youtu.be/4ZgG5tHze4o "Urfalıyam ezelden, Gönlüm geçmez güzelden" 5. youtu.be/dGWWQEDjYwo "Tükendi nakti ömrüm Dilde sermaye olan Bir ah kaldı gülüm aman"
Dergiye yazmış olduğum son yazım; Elvedâ Robinson
ELVEDÂ ROBİNSON Şebnem gibi seherde goncaya düşer, Bülbülün feryâd ettiği güldür yalnızlığım. Merhaba! İnsan yalnız doğar, yalnız ölür en çok da yaşarken yalnızlık çekermiş. Doğarken yaşadığımız yalnızlığı idrak edemeyiz, hayâtın sonunda karşılaşacak olduğumuza da henüz erişmedik fakat yaşıyorken bize yoldaş yalnızlığımızın soluğu hep ensemizde.
(Kişisel düşünce köşesi 2)
Dün, bugün, şimdi ve yarın... Değişecek birşeyin olacağına hiç inancım yok. Tek değişen şey dünyaya yeni adım atan ve o adımları atacak hali olmadığında dünyadan göç edip, yerini başka adım atacak olanlara bırakanlar olacak. Onun dışında herşey aynı kalacak. Yaşayıp, görüp sonsuzluğa belki de boşluk yada hiçliğe ulaşan yolun yolcusu olacaklar. Yerlerini kimse doldurmayacak mı? Elbette dolduracak, peki değişen birşey olacak mı? Sanmam. Yıllardır bu böyle hayat aslında aynı hayat, yaşam aslında aynı yaşam... Böyle sürüp gitti, böyle sürüp gidecek. Sadece süreçler farklı ve bu süreçlerin farklı olması nedense bize değişiklik olarak yetiyor. Süreçler farklı ama çoğu işleyiş aynı. Dünyaya geliyoruz, ailemiz büyütüyor ve yetki sahibi olduğumuzu anladığımızda hayata atılmamız gerektiğini ve yaşamımızı sürdürmeyi amaç olarak benimseyip bu doğrultuda hayatımızı belki de ömrümüzü değiştirmeye veya sürdürmeye çalışıyoruz. Başta bahsettiğim gibi adım atmaya mecalimiz kalmadığında da bu ömür sürecine elveda diyoruz.Ömür de bir süreç değil midir? Evet ömürde bir süreçtir, hatta uzun bir süreçtir. Önemli olan bu süreç içinde yaşamı güzelce sürdürebilmek ve bazıları için de en iyisi olabilmektir. Peki herşey süreç ise değişim ve değişmeyen nedir ve nerededir? Bence değişim Herakleitos'un da dediği gibi "Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir." Nerede olduğu ise sorunsalıdır...
Reklam
1,000 öğeden 561 ile 570 arasındakiler gösteriliyor.