204 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ben sevemedim. Kitap okumak da bir zevk işi, herkes aynı tarzdan hoşlanacak diye bir şey yok. Veya biri çok beğendi diye bir kitabın aslında şaheser kabul edilmediği gibi; öteki beğenmedi diye de bir kitabı listenizden çıkarmamalısınız. Ben sevemedim çünkü gerçekten böyle doğa üstü kurgulardan pek hoşlanmıyorum. Benim için filmlerde de hakeza aynı olay mevcut. İsmi "Hayalin Derinliklerinde"olan kitabin derinliklerine ben pek inemedim. Paçaları sıvadım, içerisinde iki üç adım ilerledim, bir kuyuyla karşılaştım, az eğildim, başımı aşağı sarkıttım ama yok ancak bu kadar oldu. Dilerim diğer okuyucular kitabın derinliklerine inip vay be ne kitaptı ya diyebilirler. Çünkü ben güzel olduğuna inanıyorum ve kendimi bu konuda eksik görüyorum. Anlamamak değil benim zorum, mantığa aykırı bulmak. Çok mu gerçekçi bir insanım acaba? Kitaptan biraz bahsetme konusuna gelirsek Raci isimli ana karakterimiz mezarlıkta aynalı diye bir zat ile tanışıyor. Ardından manevi alemlerde gezintiler başlıyor. Kitabı okuyacakları çok şey bekliyor. Buda'lar, Zerdüşt'ler, Hürmüz Ehrimen'ler, Kaf Dağları oo neler neler. Her manevi gezintide farklı mesajlar var, anlayabilene. Felsefi bir boyut, tasavvufi bakış açısı... Okuyun bence, ben okuduğuma pişman olmadım ama biraz zor bitirdim çünkü beni sarmadı. Eğer bir kitabı yarım bırakma fobiniz varsa sarmayan kitabın size neler hissettirdiğini az çok bilirsiniz. Bu sebeple ben bu kitabı bir süre gözümün göremeyeceği yere kaldırmak istiyorum. Ama sonra söz, barışacağız. Keyifli okumalar :)
A’mâk-ı Hayal
A’mâk-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,1bin okunma
Amak-ı Hayal Hayalin Derinlikleri
İstersen konuşalım, lakin sözden ne çıkar? Şimdiye kadar kim bilir kaç hayvan yükü kitap okudun, ne anladın? Hiç, değil mi? İnsanların bilgisi nedir? Zevk ve kibirlerinin ihtiyacı olan sanayiye ait olanları diyelim ki bir şeydir. Lakin hak ve hakikate dair ne bilirler? Hiç,! Akıl denklemi ile hakkı itiraf mümkündür. Fakat bilmek, anlamak mümkün mü? Ne konuşalım? Harfleri birleştirmekle hikmet noktası bilinir mi?
Sayfa 12 - Aynalı Baba'yla Mülakat
Reklam
Amak-ı Hayal Hayalin Derinlikleri
—Bu alemde her ne varsa benim sıfatımdır. Ben olmasam bir şey olmazdı. Ben hepim yahut hiçim, ben hiçim yahut hepim. Zaten hiç ile hep aynı şeydir, tek bir şeydir. Lakin fark cehli bir şeyi iki adla yad ediyor. —Acayip! Varla yok eşit olur mu? Mesela ben şimdi varım, yarın yok olacağım. Bu iki hal arasında fark yok mu? —Vay! Sen varsın ha! Acaba var mısın? Ancak ben varım, zira hiçim, yokum. Varlığım mutlaktır. Yokluk mutlak olmayan içindir. Mutlak varlıktır. Vardır.
Sayfa 9 - Aynalı Baba'yla Mülakat
Amak-ı Hayal Hayalin Derinlikleri
Yerküre dediğimiz bu geçici ikametgâhı derin bir hüzne kapılmadan seyretmek acaba mümkün mü? Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? Temiz bir inancın pek güzel cevap verdiği bu soruya akıl ve fen cevap veremiyordu.
Sayfa 7 - Aynalı Baba'yla Mülakat
376 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Hayatın Derinliklerine Yolculuk
Roman, tasavvufi anlayışın temel öğretisi olan insan benliğini oluşturan en önemli şeyin Allah aşkı olduğunu ve insan nefsinin bir hiç haline gelerek Allah’a ulaşacağı fikri üzerine kurgulanmış. Eserde ruh, kainatın sırrı, birlik ve hakikat gibi kavramlar hem İslam dini hem de diğer dinler ve felsefeler üzerinden ele alınmış. Romanın bölümlerinde Raci’nin rüyaları binbir gece masallarını andırsa da basit bir tekniğe sahip değil, aksine karmaşık bir teknik sergiliyor. Edebiyatın her türünü içeren kitapta; rüya içinde rüyalar, masallar, fantastik olaylar, mektup anlatısı, felsefe vs. edebi bir zenginlik sunuyor. Aynalı Baba ve Raci karakterlerinin sıradışı davranışları, tavırları, giyim kuşamları ve düşünceleriyle toplumda ya meczup ya da deli oldukları ve dışlanmış olarak görülür ancak okur için takdir edilesi durumda. Elimdeki baskıda sadeleştirilmiş günümüz Türkçe metninin yanı sıra Osmanlıcası da mevcut. Dileyen istediğini okuyabilir yani :) Ayrıca yaklaşık yetmiş küsür sayfada yine eser hakkında epey bilgi veriyor. Filibeli Ahmet Hilmi’nin 1910 senesinde yazdığı Amak-ı Hayal içerik olarak hayatın derinliklerine yolculuk olarak aktarılmışsa da insan bu derinliklere sadece birkaç adım ancak atabiliyor. Üzerinde epey düşünülesi bir eser. İnsanın saadeti üzerine anlattığı hatırası manidardı. Tasavvuf veya felsefeye ilginiz varsa etkileyiciydi tavsiye ederim
A'mak-ı Hayal
A'mak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Çizgi Kitabevi · 201617,1bin okunma
174 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
‘’Amak-ı Hayal (Hayalin derinlikleri), Filibeli Ahmet Hilmi’nin II. Meşrutiyet Dönemi’nde yazdığı; temelini tasavvuf ve varoluş felsefesi üzerine kurduğu romanı. İyi eğitim almış, materyalist, doğu ile batı, madde ile mana, zihin ile ruh arasına sıkışmış olan Raci’nin; kimine göre deli, kimine göre veli olan Aynalı Baba ile manevi yolculuğunu anlatır kitap. Bir arayış, bulmanın hesapta olmadığı. Bulduğunda bile; bulmanın aramaktan kıymetli olmadığı. Hayat ile hayal arasındaki çizgide, insanın varoluş amacını sorgulayan Ahmed Hilmi’nin şu cümleleri; Amak-ı Hayal’i anlamak açısından net ve açıklayıcı olmuş. ‘’Evet Azizim! Ben hayallerin arkasına gizlenmiş olan hayaletleri arıyorum. ne yazık ki bulamıyorum. Tam olarak 'bulamıyorum' demek de yanlış. Bunu nasıl anlatacağımı bilmiyorum…’’
Amak-ı Hayal
Amak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Parıltı Yayınları · 201717,1bin okunma
Reklam
182 öğeden 151 ile 160 arasındakiler gösteriliyor.