Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bütün siyasetlerin en kanlısı olan Amerikan siyasetinin ilk efsanesi işte bu bizler “seçilmiş halkız” efsanesidir.
Alexis de Tocqueville…
“Ben Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kadar az düşünme ve tartışma hürriyeti olan başka bir ülke tanımıyorum.”
Reklam
Başkan Nixon da, tıpkı iki asır önceki gibi, şöyle diyecektir: "Allah, Amerika'yla birliktedir. Allah, Amerika'nın dünyayı yönetmesini istiyor."
Gökçe Efe, orada, Yunanlılara karşı silâhlı mukavemeti yapan ilk adamdır. Onun hikâyesi, bir nevi halk efsanesi hâline gelmiştir. Diğer liderler ve halk, Aydın ve Nazilli’de toplanıyorlardı. Kendilerini meydana çıkarmayan zabitlerden biraz talim gördükten sonra, oraları Yunanlılar için yaşanamayacak bir hâle getirmişlerdi. Aydın, yedi defa zaptedilmiş, tekrar geri alınmıştı. Nazilli, Millî Kuvvetler tarafından Demirci Efe diye tanınan liderin maiyetinde Yunanlılara karşı vaziyet almıştı. Salihli cephesi, Halil Efe tarafından tutuluyordu. Çerkes Edhem de onların başı olmuştu. Sarı Efe lâkabı ile anılan Kaymakam Edib ve birkaç Türk taburu silâhlarıyla birlikte onlara katılarak müdafaa noktasının kuvvetini teşkil etmekteydiler. Miralay Bekir Sami (sonraki Hariciye Vekili ile karıştırılmamalı) ve Miralay Kâzım bu mücadelenin ilk tanınmış isimleri arasındadırlar. Türklere, İzmir’de yapılan ilk kanlı muameleye karşı tamamen kayıtsız kalan Batı efkâr-ı umûmiyyesi İzmir’in içindeki Rumların karşı karşıya bulunduğu tehlikeden heyecana düşmüştü. İtalyan, Fransız ve Amerikan amiral ve generallerinden müteşekkil bir tetkik komisyonu 1919 Ekimi’nde durumu incelemek için İzmir’e gittiler. Fakat bunların raporu, Türk-Yunan mücadelesi bitmeden önce yayımlanmadı. Rapor, İzmir’in Yunanlılar tarafından işgalini makul bulmuyordu. Millî Misak’ın yayımlanması, İtalyan ve Fransız İşgal Kuvvetleri Merkezleri’nde iyi karşılanmakla beraber, İngiliz Merkezi somurtkan bir vaziyet almıştı. Bununla beraber, kimse yeni bir hareket beklemiyordu.
“ÇOCUKLUK NE GÜZEL BİR BAŞI BOŞLUKTUR”
Der
Cengiz Aytmatov
Cengiz Aytmatov
hakikaten de öyle özellikle 👧🏻90’lar çocukları sokağın toprağını yutmuş çocuklardır. Bu çocukların gizli bir bağı vardır. Diğer şehirlerde ki çocuklarla. Ve Sadece çocukların arasında “Nasıl ya ?” Şöyle anlatayım efendim; Bazı oyunlar vardır, o zaman herkes oynamıştır. O oyunları her şehir de, farklı isimlerle. Misal biz İzmir’de ⚽️MUÇİ
Reklam
Vorontsovlar, muazzam bir hayat sürüyordu. Çar ailesinden sonra ülkenin en önde gelen ailesiydiler. Her zaman sevilmeseler de daima konumlarına yaraşır bir muamele görüyorlardı. Aris­tokratların birçoğu bu aileyi kıskanıyordu. Ailenin üstünlüğünü kabul eden halk, Vorontsovları seviyordu. Soyluların aksine halk, Vorontsovların huzurunda ayakta
Küreselleşme demek yoksulluğun yaygınlaşması demektir. Her iki günde bir hiroşima'nın ortaya çıkması demektir.
Sayfa 127Kitabı okudu
Her yıl 30 milyon kişi ölüyor. Bu gerçekten yola çıkmayan her siyasi düşünce sıfırdır.
Sayfa 126Kitabı okudu
Siyonizm dini bir hareket değildir. Onu kuran Theodore Herzl bunu açıkça söyler. Milliyetçi ve sömürgeci bir ideolojidir. Dinle baban başka bir şey olan yahudilikle hiçbir alakası yoktur.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Unutmayalım ki Amerika'nın borcu bütün üçüncü dünya ülkelerinin borcundan daha fazladır. Ticaret dengesi en fazla açık veren ülkedir. Netice itibarıyla Amerika 1 milyar veya 2 milyar insanın boykotuna dayanamaz. 1 milyar müslüman var fakat dahası Küreselleşmenin kurbanı milyonlarca insan var. Boykotu savunurken, elimde bir Coca Cola şişesi ile geziyor, siz bunu içmekle sizi bağlayan zincire bir halka daha ekliyorsunuz diyorum.
Sayfa 123Kitabı okudu
Amerikan desteği olmasa İsrail 6 ay yaşayamaz. İşte bunun için Ben her zaman Kudüs meselesi Kudüs'te değil washington'da çözülecektir dedim. Bence yapılacak iş, Coca Colasından uçak ve silahlarına varıncaya kadar Amerikan kaynaklı her şeyi sistemli bir şekilde boykot etmektir.
Sayfa 122Kitabı okudu
Aslında Amerika Birleşik Devletleri İsrail'in sömürgesidir. Bunun tersi değil yani İsrail ABD'nin sömürgesi değil.
Sayfa 122Kitabı okudu
Gerçekte İslam dünyasında taklitten başka bir şey yok. Ya batıyı taklit ya da geçmişi taklit. Bunun İkisi de çıkmaz yoldur ve maalesef İslam aleminin bugün içinde bulunduğu durum da budur. Yapılması gerekense tamamıyla İslam'a has bir moderniteyi ortaya koymaktır.
Sayfa 116Kitabı okudu
476 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.