Ne zaman ki düşlerimin verdiği heves ile gündelik üzerine çıkan büyük emeller ruhumda filizlenecek olsa ve kapıldığım coşku ile sanki bir an için salıncakla en tepeye çıkan bir çocuk gibi yükseklerde hissetsem kendimi,her seferinde tıpkı o cocuk gibi çok geçmeden parkın zeminine inmeden daha savaş sancağını dikmeden, kılıcımı kınından çıkarmaya fırsat bulamadan yenilgiye çaresiz boyun eğmişimdir.
Sayfa 100