"İnsanlar tuhaftırlar, tuhaf kılıklı karıncadan da beter. Çünkü o insanların yasaları berbattır. Biri yer, bini bakar, kıyamet de ondan kopar, derler, bir türlü o bekledikleri kıyamet kopmaz. Bini çalışır aç kalır, on bini, yüz bini çalışır aç kalır, birisi, yalnız birisi döke saça yer, tıksırıncaya kadar yer yer doymaz. Her çağda bir şey uydururlar, şimdi bütün işleri güçleri beşe alıp ona satmaktır bir şeyi. Toprağı alıp toprağı satıyorlar, ağacı suyu, insanı, ellerine ne geçerse, analarını, babalarını, çocuklarını, karılarını, gözleri şu evrende neyi görürse alıp satıyorlar. İnsanlar kendilerini bir alıp satma deliliğine kaptırmışlar ki, delilik derim sana... Evrende ne bulurlarsa alıp satıyorlar. İnanın bana yaratık kardeşlerim, bu insanlar bizim tuhaf kılıklı karıncadan da daha tuhaf. Bu alıp satma deliliği onların başına bir iş açacak ama, bu kesin ya, bunun zararı biz yaratıklara da dokunmasa... Bu her şeyi alıp satmaları, bu delilikleri şimdiye kadar yaşadıkları deliliklerin en korkuncu. Alırım beşe de satarım ona, bir iş açacak insanların, dünyamızın başına. ALLAH BİZİ, DÜNYAMIZI İNSANLARIN ŞERRİNDEN ESİRGESİN."
KİTAP MEDENİYETİNİN ÇOCUKLARI, KİTABA DÖNÜN
Biz, kadim Müslüman Türk milleti olarak kitap medeniyetinin çocuklarıyız. Biz, uzun tarihimiz boyunca ilk ve tek kitabımız olan Kur’an merkezli büyük ve muhteşem bir Türk-İslâm kültür ve medeniyeti inşa ettik. Yazdığımız bütün kitaplar bir kitabı, tek gerçek kitabı, tek doğru kitabı, tek eksiksiz kitabı, tek ebedî ve ezelî kitabı, rehberimiz
Reklam
İnsanlar tuhaftırlar, tuhaf kılıklı karıncadan da beter. Çünkü o insanların yasaları berbattır. Biri yer, bini bakar, kıyamet de ondan kopar, derler, bir türlü o bekledikleri kıyamet kopmaz. Bini çalışır aç kalır, on bini, yüz bini çalışır aç kalır, yalnız birisi döke saça yer, tıksırıncaya kadar yer yer doymaz. Her çağda bir şey uydururlar, şimdi bütün işleri güçleri beşe alıp ona satmaktır bir şeyi. Toprağı alıp toprağı satıyorlar, ağacı suyu, insanı, eline ne geçerse, analarını, babalarını, çocuklarını, karılarını, gözleri şu evrende neyi görürse alıp satıyorlar. Taşı alıp taşı, yıldızı, altını, elması, çiçeği, yüreklerini, gözlerini alıp satıyorlar...İnsanlar kendilerini bir alıp satma deliliğine kaptırmışlar ki, delilik derim sana... Evrende ne bulurlarsa alıp satıyorlar. İnanın bana yaratık kardeşlerim, bu insanlar bizim tuhaf kılıklı karıncadan da daha tuhaf. Bu alıp satma deliliği onların başına bir iş açacak ama, bu kesin ya, bunun zararı biz yaratıklara da dokunmasa... Bu her şeyi alıp satmaları, bu delilikleri şimdiye kadar yaşadıkları deliliklerin en korkuncu. Alırım beşe de satarım ona, bir iş açacak insanların, dünyamızın başına. Allah bizi, dünyamızı insanların şerrinden esirgesin.
Sayfa 81 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Anacık Sultan başını kaldırdı gözlerini, küçümseyerek, gülümseyerek onun yüzüne dikti, bir bokböceğine, solucana bakar gibi baktı. Öyle bir tavır takındı ki, senin gibisilerin yüzüne böylesine bakmak bile insanı küçültmeye yeter, der gibi.
Sayfa 515Kitabı okudu
Hakimiyet Allah'ındır
"Hâkimiyet Allah'ındır” sözünü maske yaparak gerçekte hákimiyeti bir kısım din ulemasına, cemaat yahut tarikat liderine ya da sultana, halifeye teslim etmek onları Allah'ın ortağı haline getirmektir. Bu ise apaçık bir biçimde Allah'a eş koşmaktır. Din dilinde buna şirk dendiğini defaten dile getirdik.
Sayfa 229Kitabı okudu
III. Murat'ın sayısız cariyesinden, sayısız çocuğu dünyaya gelmişti. Ancak hepsi yaşamamış, öldüğü sırada geride 27 kız çocuğu ve 20 erkek çocuğu kalmıştı. Osmanlı Devleti yasası gereği kız çocuklarına dokunulmazdı. Ancak erkek çocukları yani şehzadeler Fatih Kanunnamesi'ne dayanılarak boğularak öldürülürdü. III. Mehmet'de İstanbul'a geldiğinde
Reklam
594 öğeden 171 ile 180 arasındakiler gösteriliyor.