Ağıtlar da böyledir. Anaların, sevgililerin yaktığı ağıtlarda, yanan bir yürekten fışkıran lavları hisseder, iliklerinize kadar ürperirsiniz. Hiçbir şair bu samimiyete ulaşamaz, çünkü bir yürek o derece yanmadan, tutuşmadan, kahrolmadan o ağıtı yakmak mümkün değildir.
Ağıtlar içinde “asker ağıtları” çok önemli bir yer tutar. Çünkü Anadolu her dönemde evlatlarını kurban vermiştir.