Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

analitik şeyler

analitik şeyler
@analitikseyler
Psikolojik Danışman
13 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Dr Freud
Benim gibi, insan denen yaratığın içindeki bu yarı-ehlileştirilmiş iblisle savaş vermeyi amaçlanan hiç kimse, hasar görmeden bu mücadelenin üstesinden gelmeyi bekleyemez.
Sayfa 14
Reklam
John Kihlstrom
Freud'un modern kültür üzerindeki etkisi, Einstein'dan veya Watson ile Crick'ten, Hitler'den veya Lenin'den, Roosevelt'ten veya Kennedy'den, Picasso, Eliot veya Stravinski'den, The Beatles veya Bob Dylan'dan çok daha derin ve çok daha uzun solukludur.
Sayfa 12
Bir zamanlar toplum tarafından fizyolojik açıdan tehlikeli, ahlaki açıdan yozlaşmış hatta şeytanın vekili diye dışlanmış insanların bulunduğu yerde Freud, psikolojik dengesizliğin nedenlerinin keşfedilip ele alınabileceğine dair umut aşılamıştır.
Sayfa 11

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsanlar kendilerini bir "hiç" gibi hissettiklerinde, birisi için "her şey" olma fikrinden hoşlanırlar.
Sayfa 36
Ebeveynler birbirlerine duygusal olarak yakın olduklarında, hatta hastaya değil de birbirleriyle olan ilişkilerine özen gösterdiklerinde, hasta (çocuk) giderek düzelmektedir.
Sayfa 6
Reklam
Ayrılma, anne ile tekrar bir araya gelme ve odadaki bir yabancıya verilen tepki için üç tipik reaksiyon şu şekilde açıklanmıştır (Ainsworth ve ark. 1978): • Güvenli bağlanma: Annesini göremediğinde ağlayıp sızlanır, ancak annesi geri döndüğünce kolayca sakinleşir ve keşfetme oyunlarına geri döner. • Güvensiz-çekingen bağlanma: Ayrılma durumunda çok fazla ağlayıp sızlanmaz, anne geri döndüğünde ısrarla onun yakınında olmaya çalışır, serbestçe oynamaz. • Güvensiz-kararsız bağlanma: Ayrılıkta ağlar sızlar, ancak annesi döndüğünde kolay sakinleşmez, oyuncaklarını fırlatır ve/veya kafasını annesinin kucağına gömer. Üç reaksiyon tanımlandıktan sonra dördüncü bir kategori daha tanımlanmıştır: • Güvensiz-dağınık bağlanma: Ayrılma durumunda dona kalır, herhangi bir organize davranış kalıbını devam ettiremez.
Sayfa 14
Freud'un ilk kişilik gelişimi teorisi biyolojik kökenli bir modeldi. Bu model iç­ güdüsel süreçlerin merkezi niteliğini vurguluyor ve insanların oral, anal, fal­lik ve genital konularla ilgili düzenli bir sıralamayı takip eden bedensel dö­nemlerden geçtiğini ileri sürüyordu. Teoride, bebeklik ve erken çocukluk dö­neminde, insanın doğal eğilimlerinin temel hayatta kalma çabaları olduğu varsayılmıştı. Bu çabalar, başlangıçta, annenin çocuğun bedeniyle ilgili ba­kım, besleme ve diğer etkinlikleri aracılığıyla oldukça duyumsal şekilde dene­yimleniyordu. Daha sonraları ise, bu çabalar, çocuğun fantazi hayatında, do­ğum, ölüm ve ebeveynleri arasındaki cinsel bağla ilgili fantazilerinde dene­yimleniyordu.
Sayfa 27
Kendine her zaman güven! Mümkünse her işi kendin yap, kimseden bir şey bekleme çünkü beklenti, serçe gibidir; dal yorulur ama serçe yorulmaz. Bu nedenle, beklemekten vazgeç; işte o zaman her şeye sahip olabilirsin.
John Irving
Sigmund Freud, aslında bilimsel bir altyapısı olan bir roman yazarıydı. Sadece bunun farkında değildi. Ardından gelen bütün o adı batasıca psikiyatrlar da peşinde... Onlar da Freud'un aslında romancı olduğunun farkında değillerdi.
Anneler Günü'ne özel Martha Bernays (Freud) videosu geldi 😍 instagram.com/reel/CdTIOtPIRt...
Reklam
Sigmund Freud’un dokuz yıllık üniversite hayatını anlattığımız video yayında😍😍 instagram.com/reel/CdRPRcKFxw...
İnsanlara hiçbir şey öğretemeyiz yalnızca kendilerinde olanı keşfetmelerine yardımcı olabiliriz. Galileo Galilei
Psikanaliz, insan yaşamının tüm yönlerinin meşruiyetini belirleyen bir kuramdı: "normal", "anormal" ve ikisi arasındaki diğer ara noktalar ya da tonlar. Çocukluktaki değişimler, duygusallığın doğası, insanın öznelliği, uyanık ve uykuda yaşama, toplumların ve uygarlığın evrimi, efsane, fantazi, sanat, çatışma ve semptom tüm bunlar -ve daha başkaları- kah "ayrı ayrı" kah birlikte, psikanalitik spekülasyon ve söyleminin atkısını ve argacını oluşturuyorlardı.
Paul Ekman isimli araştırmacı, uzun yıllar boyunca birçok kültürde yaptığı çalışmalarının sonucunda bazı temel emosyonların bütün kültürlerde evrensel olduğunu ortaya koymuştur. Bunlar: mutluluk, üzüntü, öfke, korku, tiksinme ve şaşkınlıktır. Carol Izard bunlara, ilgi, suçluluk ve anksiyeteyi katarak dokuz temel duygunun doğuştan geldiğini ifade eder.
Sayfa 134
Sokrates;
Ben bir ebeyim. Şu farkla ki, kadınları değil erkekleri doğurtuyorum. Benimle konuşmaya başlayan, önce bilmezmiş gibi görünür. Ama konuşma ilerledikçe açılır ve anımsamaya başlar. Bununla beraber, benden bir şey öğrenmediği bellidir. En güzel bilgileri sadece kendi içinde bulur ve ortaya koyar.
Sayfa 27
136 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.