Gautam Buddha'nın hayatında bir anekdot var…. O ve öğrencisi Ananda, bir ormana giden yollarını kaybettiler. Odun toplayan yaşlı bir kadına "Köy ne kadar uzakta?" Diye sordular. Yaşlı kadın, “Oğullarım, çok uzak değil, sadece iki mil. Doğrudan gidiyorsun. " İki mil geçti ve hiçbir köy izi yoktu. Ağaç kesen başka bir adama rastlarlar. Oduncuya sorarlar, “Köy ne kadar uzakta? Yolu mu kaybettik? " Ve oduncu "Hayır. Köy çok yakın, sadece iki mil. " Ananda, “Tuhaf. Yaşlı kadın iki mil dedi. İki mil gittik. Bu adam yine iki mil diyor. " Buddha, "İki mil sonra tekrar sor" dedi. Ananda, “Ne demek istiyorsun? İki mil sonra da köye varamayacak mıyız? " Buddha, “Onlara inanmıyorum. Onlar sadece şefkatli insanlardır. Onlar sadece sizi cesaretlendiriyorlar. On mil olduğunu söylerlerse cesaretiniz kırılabilir. " Tam olarak on mil olduğu ortaya çıktı ve her yolda herkese sorduklarında, sadece basit köylüler, "Sadece iki mil, sadece ... neredeyse ulaştınız" dediler. Kasabaya vardıklarında Ananda, “En az on mil olduğunu nereden bildin? Tam olarak on mil olduğu ortaya çıktı. " Buddha, “Benim bütün işim bu. Hayatım boyunca yaptığım şey bu, insanlara 'Sadece biraz daha fazla. Yakında 'sadece devam etmelerini sağlamak için' ulaşacaksınız. Osho , Kılıç ve Lotus - Himalayalar'da Konuşmalar, 
112 syf.
·
Puan vermedi
Cicero - Yasalar Üzerine / Alıntılarla inceleme
“Cicero – Yasalar Üzerine” İnceleme Yasalar üzerine uzun zamandır listemde olan, ince ama ağır olduğunu düşündüğümden bir türlü elime alamadığım bir kitaptı. Sonra karbon kitapların cep boy versiyonlarında hem fiyat bakımından hem çeviri bakımından bana uygun olduğunu düşündüğüm versiyonuyla karşılaştım. Bu sefer okumamak olmazdı. Genel
Yasalar Üzerine
Yasalar ÜzerineMarcus Tullius Cicero · Karbon Kitaplar · 2021948 okunma
Reklam
179 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Sözlü Gelenekten Yazılı Geleneğe, Eğitici ve Öğretici Metinler: Masallar
“Bir masal iki parçanın bir araya gelmesiyle yapılır: Bu parçalardan biri masalın bedeni, öteki canıdır denebilir. Beden masalın kendisi, can ondan çıkan derstir.” -
Jean de La Fontaine
Jean de La Fontaine
1. Giriş: Bu makale çalışması yalnızca Aisopos ve masallarına dair değildir. Aisopos öncesi Antik Yunan'da karşımıza çıkan masalsı metinlere, Aisopos'un hayatına,
Masallar
MasallarAisopos · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20132,484 okunma
10028.
“Nihale” kelimesinden hoş bir kız ismi olacağını düşünmüşümdür hep. Tınısı bende tatlı bir his bırakan kelimelerdendir o. Anlamıyla hiç de uyuşmayan, sanki çok daha fazla ilgiyi hak ediyormuş da bahtına bu düşmüş gibi. Aynı kaderi paylaştığına inandığım pek çok kelime var üstelik. Şezlong, fıskiye, kerpeten, bigudi, hendese, farbala, reçine, şemsiye, jübile vb. Amerika’ya köle olarak götürülmüş Afrika kökenli siyahiler de benim gibi düşünmüş olmalı. Dillerini anlamadıkları “beyaz”ların emrinde köle olarak yaşarken duydukla/rı ve belli ki tınısını hoş buldukları İngilizce kelimeleri doğan çocuklarına isim olarak vermişler. Örneğin; Cup (bardak), Longway (uzun yol), Horseback (at sırtı), Fishing (balık tutmak), Drum (davul), Broom (süpürge) vb. Bu arada, siyahilerin, beyazların isimlerini ve hatta kendilerine doğuştan verilmiş asıl isimlerini o dönemde kullanma izni olmadığını unutmamak lazım. Dolayısıyla Elisabeth Pearson’ın Amerikalı siyahilerin isimlendirme geleneklerinin dramatik bir şekilde kölelikten etkilendiğini düşünmesi hiç de yanlış değil. Her ne kadar bugünün Amerikalı siyahileri, artık diledikleri ismi seçebilse de genellikle beyaz kültürün isimlerinden farklı isimleri tercih ediyorlar. Kendilerine ait bir isim kültürü oluşturmuş gibiler. Birkaç örnek: Ashanti, La’shante, Lucrisha, Shuverta, Mfon, Quentin, Keeyon, Q’J’Q’Sha, Kaijaffa vb. Çoğunun herhangi bir anlamı yok. Bu isimlerin arkasında yatan gerçekleri ortaya koymaya çalışan Bobby Cenoura da “Siyahilerin İsimleri Önemlidir” kitabında bu konuyu işlemiş.
Sofia Ferrera
Sofia Ferrera
Naz N. Varlı
Naz N. Varlı
353 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Mîna Urgan kendini bir dinozor olarak tanımlıyor. Kendisini bir dinozor olarak nitelendirmesinin sebeplerinden biri yaşı, bir diğeri ise dinozoru "geçmişin doğruluğu kanıtlanmış ve yadsınamaz değerlerini yeni sentezler yaparak geleceğe taşımayı amaçlayan bir yaratık" olarak tanımlaması. #210461202 Mîna
Bir Dinozorun Anıları
Bir Dinozorun AnılarıMina Urgan · Yapı Kredi Yayınları · 202211,5bin okunma
Orkun'un Yayın Macerası ve Sonu: Orkun'da hiç aksamayan iki köşe vardı: "Orkun'dan Sesler" ve "Türkiye'nin Köy ve Kasabaları". Bunlardan birincisinde haftanın bazı haberleri çok defa mizahi bir üslupla ele alınıyor ve ayrıca 1944'e ait güldürücü hatıralara yer veriliyordu. Diğerinde çeşitli şehir,