Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
1
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Anita iyi bir kadındı ama bir kusuru vardı herkesi kurtarabileceğini düşünüyordu...
Anita'ya bayıldım sıkı bir kadın, hazırcevap ve her durumda dalga geçip eğlenebiliyor ama herkese yardım etmeye çalışıp kendini zor durumlara düşürmesine sinir oldum kız bir değil iki değil her bölüm başı bir insan kendini belaya bulaştırabilir mi? Anita Blake ise evet.
Onun dışında güzel bir seriye giriş kitabıydı devam edeceğim bunun en büyük sebebiyse tabi ki Jean Claude!! Her ne kadar ucundan gösterilip elimizden çekip alındıysa da.. ama bundan sonra sık sık göreceğimiz garanti.
Vampir Avcısı Anıta Blake ve onun uzun soluklu macerası...
Bu seriyi neden hep bekletmişim bilmiyorum ama şuan okuduğuma ve nihayet ben de Anıta Blake dünyasına katıldığıma o kadar memnunum ki.... Hem de @artemisyayinlari kapaklarını yenilemişken
Vampirler, zombiler ve daha farklı tür de fantastik karakterlerin yer aldığı hikayemiz de
Nihayet serinin ikinci kitabı da yeniden düzenlendi ve kapağı değişti. Ne olmuş yani seriyi 5. Kez ilk defa okuyormuş gibi okuyorsam? Ne demiştim hem, ceykıplar edvırtlar yokken Anita Blake vardı demiştim. #darkfantasy 'nin kralicesidir bu seri ey gidi.
Evreni sevme nedenim çok. Mesela bir kere Anita sert bir karakter, asla boyun eğmek, vazgeçmek ya da korkup kaçmak bilmiyor. Sonra serideki erkek karakterler ondan daha tehditkâr ama bu onu engellemiyor. Sonra bu evrende vampirler biliniyor, şekil degistirenler de ama saklaniyorlar. Sonra hikayede polisiye işler de dönüyor ama fantastik karakterler üzerine.
Anıta yasal bir vampir avcısı Cellat olarak biliniyor ama vampirler ortaya çıktığından beri suç islemedikleri sürece onları avlamiyor. Lakin 1.60 boyunda silahı var kolunda hoptik hoptik indiriyor milleti üstelik ölülerle arası iyi. Çünkü o bir zombi diriltici ve işinde en iyisi.
Bu kitapta Anita'nin başı cidden dertte. İnsan kurban edilerek bir zombi diriltmesi isteniyor ama buna karşı olduğu için kötü adamlar peşinde. Bir de kapistigi korkunç bir voodo rahibesinin gazabı üzerinde. Yetmedi bir de tüm aileyi katleden bir canavarı yakalamak zorunda. Hayır, bitmedi. Şehrin yeni Efendisi ona kafayı takmış durumda. 1.60 boyunda ne marifetli üstelik çok da esprili.
Umarım en yakın zamanda diğer kitapları da düzenler yayınevi bu arada kanlı şiddetli eylemler mevcut o yüzden yetişkin iceriklidir.
Ah ah bu seriye kaç kez yeniden başladım sayısını unuttum. Eh Artemis yeni baskıda kapakları yenileyince dayanamadim. Sadece kapak yenilememiş ama. Editör elinden de geçmiş hemen fark ettim. Çünkü ilk baskılar baya eskiydi. Efenim bu seri benim Artemis ile tanışma kitabım aynı zamanda da #fantastik dünyaya açılan penceremdir.
Ey gidi Edvirtlar ceykiplar yokken Vampir avcısı Cellat Anıta Blake vardi! Her türlü şekil değiştiren burda tüm gotik akla gelmeyecek şeyler bu seride. Bu arada seri kitapları ilerledikçe günümüze de ayak uyduruyor. Misal ilk kitaplarda cep telefonu yok. Seri ilerledikçe teknoloji de ilerliyor Anıta ve Şehir Efendisi vampirin cepte konuştuklarını hayal ettim bı an
Aman bu yorum çok uzadi konuyu da anlatamadım. Şimdi Anita bir acayip İşler sirketinde çalışıyor zombi diriltiyor evet kulağa garip geliyor biliyorum. Bu evrende tüm doğaüstüler biliniyor ve bazı şeyleri yapmak için kanunlari bilmek önemli vampir polis bile var gece calisiyor eyy gidi. Neyse Anıta aynı zamanda polise danışmanlık bile yapıyor böyle tuhaf vakalar için. İşte bu kitapta başını büyük bir belaya sarıyor. Herkes onu öldürmenin peşinde.
Yazarın esprileri beni hâlâ güldürüyor hâlâ eğleniyorum. Yeni baskılar tamamlanınca of of neyse dehşet ve ibretle tavsiye ederim
Bu arada seri yetişkin iceriktir yazar bu alemin giraliçasi olarak da bilinir
Daha evvelki Anita Blake hikayelerini okumamıştım denk geldiğim ölü öpücük de klasik bir vampir hikayesi olarak nitelendirebilirim,vampirler ısırılan normal insanlar dönüşenler arasında geçen olay ve kişiler karmaşasını çok yaşadığım basit bir kurgu, seveni illaki vardır ama beni çok sarmadı...6/10
Anita blake serisinin benim için yeri ayrıdır ama seri ilerledikçe beni sıkmaya başladığını fark ettim polisiye kısmı mükemmel ama anita'nın haremi konusun da aynı şeyi diyemiyorum. İlişkilerinin karmaşıklığı ve gereksiz ayrıntılar bir çok karakter varken yenilerinin eklenip durması beni aşırı sıktı hiç bir karakter ben de heyecan uyandırmıyor artık Micah ve Nathaniel bile ilgimi kaybettim. Bu kadar az polisiye kısım olması beni hayal kırıklığına uğratıyor serinin ilk 3 kitabı mükemmeldi benim için polisiye kısmı ağır basarken ilişki kısımları tadındaydı ama ondan sonra seri bazı kitaplar iyiyken bazı kitaplar aşırı kötü bir şekilde devam etti. Artık seride ilişkiler yerine daha çok cinayet dosyası daha çok edward ın olduğu kitaplar istiyorum. Ölümün olduğu kitaplar her zaman polisiye yönünden zengin oluyor. Lütfen Laurell artık bize daha az erotik daha çok aksiyon dolu kitaplar çıkar.
Yeni bir vampir serisine başladım. Kısacık boylu, çıtı pıtı Anita Blake ile tanışalım. Boyuna rağmen ayaklı cephanelik. Olay örgüsü Amerika' da geçiyor. İnsanlar, vampirler ve diğer doğaüstü varlıklar birlikte yaşıyor ve gül gibi geçinip gidiyor desem yalan olur.
Anita, animatör. Bildiğimiz animatörlerden farkı ise cesetleri diriltmesi. Bir de arada rahatsızlık veren vampirlere kazık çakıyor ki adı cellat diye anılır olmuş.
Serinin ilk kitabında Anita istemeden başvampirler arasındaki güç savaşına çekilir.
Kan, vahşet ve aşk.
Puanim 3/5 (8/10). #kitapyorumu
Merhabalarrr. Anita Blake serisinin bir kitabının daha yorumuyla karşınızdayımm. Yanlış hatirlamiyorsam serinin 25. kitabi ve hala ülkemizde çıkmamış olan iki kitap daha var. Hala da final yapmış değil deli gibi yaziyor sevgili yazarımız
Kisaca kitabın konusundan bahsedecek olursam kızımız Anita'ya cellat olarak ihtiyacı olan İrlanda polis teşkilatı, hem Anita'nin vampirlerden kurtulmalarina yardım etmelerini istiyorlar hemde onlara siradan insan muamelesi yapıp zarar vermemesini.. yani yeni vampir yapılmış, kan acligiyla ortada dolaşan seri katil vampir ya da vampirler varken bu durumda Anita'nin onlar için infaz karari alması çok normaldir. Tabi ki kankisi Ölüm lakapli Edward ile birlikte..
Bir yandan kendi güç trumviasi sorunlari, bir yandan duygusal sacmaliklari ve ajancilik işleri derken kizimizi yine yogun bir tempo beklemektedir..
Spoiler olmamasi adina yorumumu cok kisa tutmaya calistim. Yaklasik 900 sayfalik bir kitap olmasına rağmen okurken genel olarak sıkıldığım ilk Anita kitabiydi diyebilirim. Normalde bir oturuşta kitaplarini bitiririm, ama bu sefer oku oku bitmedi resmen.. Yazar aşırı gereksiz uzatmalara, aciklamalara ve duygusal sacmaliklara girmiş. Hani kapak arkasi yazisini okuyunca insan bol aksiyon bekliyor ama maalesef cinayet olaylarina kitabin yarisindan sonra giristi. Ki onda bile dogru dürüst bir aksiyon olmadi ta ki son elli sayfasina kadar.. Son elli sayfa insana iste bu tanıdığım Anita dedirtiyor. Neyse ben seriyi hala deli gibi merak ettiğim için almaya devam ediyorum. Uzun seri sevmeyenler içinse bu bir kabus olabilir.
Kitapla kalin..
Merhabalarr. Ekim ayının ilk kitap yorumuyla karşınızdayimm. Favori serilerimden birisi olan Anita Blake serisinin sanırım 24. kitabini okumuş bulunuyorum. Kitap bittikten sonra arkasında kitaptaki bir olayla ilgili kisa bir hikaye bulunuyor. Yurtdışında onu ayri kitap olarak çıkarmışlar ama bizde böyle yapılmış.
Kitap hakkinda çok fazla bir sey diyemiyorum çünkü seriyi okumayanlar için aşırı spoiler icerecegini düşünüyorum. Kısaca şunu diyebilirim ki eski badess karakter Anita'yi görüyoruz. Bu halini kesinlikle çok özlemişim.
Kitap nerdeyse 700 sayfa olmasına rağmen sadece birkaç gün de yaşanılan olaylardan bahsediliyordu. Bu da belli bir yerden sonra insanı sıkıyor açıkçası. Aşırı gereksiz detaya boğulmuş.. Yinede seri hayranları bilir ki yazar ne yazsa okuyoruz bir nevi bağımlılık yapıyor.
Badess kadın karakterli, fantastik roman severlere seriyi öneririm. Ancak içinde şiddet ve cinsel içerikli sahneler olduğunu belirtmem gerekir.
Kitapla kalinn..
Ben çocukken Anita Blake oldukça popüler bir karakterdi. Özellikle ortaokul yıllarımda adını çok sık duyardım. Durum böyle olunca da kitaplarını okumaya heveslenmiş ama içeriğinin bir çocuğa uygun olmadığını öğrenince vazgeçmiştim. Zaman içinde popülerliğini kaybettikçe de ismi hafızamdan silinip gitmiş. Geçenlerde tesadüfen kitaba rastlayınca "seriye neden şimdi başlamayayım ki?" dedim ve kendimi Suçlu zevkleri okurken buldum...
Belki eski oluşundan, belki çevirisinin çok kötü oluşundan bilemiyorum, ama kitap beni hiç sarmadı. Olaylar yaşanırken hep bir kopukluk vardı. Okuduğum metinde eksik cümleler varmış gibi hissettim sürekli. O sebep hikayenin içine giremedim ve yer yer de sıkıldım. Bu durum bir kaç kitap daha devam edecek ama seri sonradan düzelecekmiş diye okudum. Çocukluğumun efsanesi için bir kaç kitap bu sıkıntıyı çekmeye değer diye düşünüyorum.
5/10
Anita Blake serisinin ikinci kitabı. Anita için işler karışıyor. Yazar ikinci kitapta olayları biraz daha genişleterek aktarıyor. Yeni isimler, yeni doğa üstü güçler, yeni büyüler. Seri giderek daha çekici hale gelmeye başladı.
Fantastik korku - gerilim sevenler için okunası bir seri. Yazar seriyi yazmaya hala devam etmektedir. Anita Blake bir nekromensır. Vampirler, likantroplar, zombiler ve adını sanını efsane ve masallarda duyduğumuz tüm varlıkların aynı dünyada olduğunu düşünün. Bu serinin ilk kitabı.
Evetttt, bu zamanda kimler kaldı hala Anita Blake okuyan Büyük bir alışkanlık kesinlikle. Çok uzun bir seri ve hiç okumayanlar için kitaplarını bulmak neredeyse imkansız artık. En son bizde serinin 24. kitabı çıktı. Yurtdışında da 29. kitabı yeni yılda çıkacak gözüküyor. Yazarcığım yazdıkça yazıyor valla Ama şöyle serinin ilk kitaplarını düşünüyorum da nerdennnn nereyeeee geldi Okuyanlar beni iyi anlıyorlar eminim Şuan okuduğum kitapta serinin 23. kitabıydı. Yani serinin ana kitabı gibi geçiyor ama novella demek daha doğru olur. Tek bir odada geçen 150 sayfa için başka ne denir bilemiyorum Özlediğim ve aradığım aksiyon yoktu, şaşırmadım da. Seride buna alıştık diyelim. Bi kitapta full aksiyon okuyorken bi sonrakinde sadece Anita ve haremi ile ilişkilerini okuyabiliyoruz Eminim bundan sonra çıkan kitapta aksiyon vardır.
.
Neyse kitabımıza gelecek olursak; Jason, seride baştan itibaren geçen bir kurtadam ve benim sevdiğim karakterlerden biri Onunla ilgili daha iyi bir şeyler okumak isterdim ama umduğumu bulamadım. İçerikle ilgili söyleyecek çok bişey yok. Jason, kız arkadaşı J.J. ile arasındaki ilişkide yaşadığı bir sıkıntı için Anita’dan yardım istiyor. Anita ise ne kadar istemediği bir durum olsada dostuna yardım etmeyi kabul ediyor. Ne dostlar var dedirten türden dimi? Yani sıkıntının ne olduğunu ve Anita’nın nasıl yardım ettiğini söylemeye dilim varmıyor. Seri elinizde varsa okuyun kendiniz keşfedin, beni konuşturmayın.
Yaa inanılmaz güzel başladı seri. Anlatmaya nereden başlayacağımı bilemiyorum. Kendime 5 yıl boyunca seriyi kitaplığımda beklettiğim için kızsam mı, yoksa beklediğime değdiği için sevinsem mi karar veremiyorum.
Bir vampir avcısı romanı ilk defa okumuyorum ama ilk defa bu kadar keyif alıyorum desem abartmış olmam.
Cat harika bit kadın karakter. Korkusuz, gözü pek, güçlü. Her zaman böyle ana karakterlere rastalayamıyoruz o yüzden cidden kıymeti bilinmeli.
22 yaşında bir kızın hayatını vampirleri öldürmeye adaması ve şanslı bir gecesinden en ukala vampirle karşılaşması muhteşem bir maceranın başlamasına neden oldu.
Aksiyon hiç bitmedi, romantizm ve tutku hiç sönmedi ve ben keyiften dört köşe olarak bir solukta bitirdim kitabı.
Eğer sırada grup olarak okuyacağım başka kitaplar olmasa seriye hız kesmeden devam ederdim. Ne Anita Blake serisi ne True Blood ne de başka bir vampir kitabı bende böylesi güzel hisler uyandırmamıştı. Sanırım onlarda da aradığım tutku ve aksiyon tam olarak buydu. Ve ben artık aramıyorum, çünkü aradığımı buldum ;)
selamlar ben leyla.
Bir gün meleklerin vampir yarattığını duysam Edward'ın güzelliğinin nerden gelmiş oluğunu anlardım çünkü öyle bir güzelliği ancak melekler yaratabilirdi. Lonca Avcısı serisi ilk sayfalardan itibaren elimden düşmeyen bir kitap oldu. O kadar sürükleyici ki kitabı bitirmeden elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Gümüş saçlı azılı vampir avcımız Elena bana eski bir dostum olan Anita Blake'i hatırlattı ama onun soluk bir gölgesi gibi. Teke tek bir dövüşte Anita gözü kapalı savaşı alır. Ama araya Raphael girerse bilemem.. Raphael demişken uzun zamandır bir erkek karaktere bu kadar aşık olmamamıştım. Elena ile aralarında oluşan enerji okurken sizi de keyiflendiriyor ve aralarında ki o cinsel çekim kitabın resmen yakıtı. okurken gıdıklandığınızı hissediyorsunuz. Onun haricinde ortada New york'u kana bulamak isteyen tehlikeli bir baş meleği yakalaması için Elena'yı tutuyorlar fakat konu Raphael ve Elena'nın yakınlaşması için yazılmış bir kılıf gibi dkdk. Şahsen benim buna şikayetim yok çünkü yazarın yarattığı evrenden oldukça keyif aldım, çoğu zaman Elena'nın yerinde olmayı çok isterdim çünkü bilirsiniz başmelekle flört etmek her yiğidin harcı değil.. Çerezlik, eğlenceli, okuması kolay bir kitaptı Meleklerin Kan'ı eğer okumadıysanız ve okuyacak bir şeyler arıyorsanız mutlaka tavsiye ederim. Mutlu kalın ..
