“Emeksiz varılan hangi menzilden hayır gelmiş yolcuya?
Önüne daha acıkmadan hazır yemek konan hangi insan evladı, o yemeklerin gerçek tadını alabilmiş? Kaçı bilebilmiş, hazır bulduğunun değerini?”
"Bilmediğini bilmenin farkındalığı" ile yola çıkan insan, "bilen (olan)" ile ilişkisinde -potansiyeline bağlı olarak dönüşmeye başlayacaktır. Ne kadar bilirse bilsin, "bildikleri" değil "yapabildikleri" onu "dönüştürecektir". Yolda yürümek için insan nasıl ileriye doğru adım atıyor ancak zamanı geldiğinde ayağını oradan çekmeyi de biliyorsa; bilginin toplanacağı, hazmedileceği ve toplamanın bırakılacağı zamanlar olacaktır...
Sürekli sulanan çiçeğin kökleri çürür... Sulanmayanınki ise kurur...