“Bilgeler, doğal dünyanın cennetin bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki, var olan bu dünya, bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir. Tanrı bu dünyayı, insanlar, görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. Ben buna Eylem diyorum.”
şule çet plazanın 20. katından atıldı. o saatte orada ne işi vardı? özgecan aslanın o saatte minübüste ne işi vardı? pınar güntekinin bağ evinde ne işi vardı? onun ne işi vardı bunun ne işi vardı? bunun kırmızı ruju vardı, kısa eteği vardı falan. böyle saçma bir şey olur mu diye isyan ederek anlatıyordum, sonra bir gün bizim haber merkezimize şöyle bir haber geldi, adam elektrik direğine tecavüz etti. görüntü bu. evet elektrik direğine ki o zaman elektrik zamları gündemde değildi. kaldı ki gündemde olsaydı bile, fazla riskli bir pretesto eylemi olurdu. o zaman şöyle anlatmaya başladım gittiğim yerlerde , fazla ışık sacıyordu , fazla dikkat çekiyordu. adam tecavüz ettiği esna da adama elektrik çarpmadığına göre direğin rızası mı vardı ? veya kısasa kısas olsaydı. böyle anlattığımda anladılar.
Ece Üner
Ece Üner
Post out of use
Reklam
* Müşrikler Resulullah ' ı bir gece onu evinin bir köşesinde öldürmek için komplo kurdular.Komplo ve tuzağı düzenleyenler işi gizli tuttular ve peygamberin öldürülmesi işini sır olarak saklama hususunda aralarını anlaştılar. Bu komplo haberini ,yüz yaşını geçmiş Müslüman bir kadından başkası öğrenemedi . O da ' Rukayka binti Sayfiy
Bilgeler, doğal dünyanın cennetin bir görüntüsünden ve bir suretinden başka bir şey olmadığını anladılar. Tek gerçek şudur ki var olan bu dünya bundan daha mükemmel bir dünyanın var olduğunun güvencesidir.Tanrı bu dünyayı insanlar , görülen nesneler aracılığıyla manevi öğretileri ile bilgisinin mucizelerini anlayabilsinler diye yarattı. Ben buna eylem diyorum.
Oysa liberal denilen ekonominin o yağmacı ve vahşi kapitalizminin yıkıcı rekabet ortamı içinde bocalayan Turgut Özal’ın zavallı veletlerinde, bu türden bir umut hiç yok. Çok çalışsalar da, üniversiteler bitirseler de, aç kalacakları korkusundan kurtulamıyorlar. Ne yazık ki, çoğunun amacı, bizim kuşağın amacından bambaşka. Bizler, kendimizi her
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Yine hayranlıkla okuduğum, sonunu merakla beklediğim, tahminlerde bulunup çözmeye, bulmaya çalıştığım ama ters köşe olduğum muhteşem bir kitap. Öldürmeyi seven, kendini buna mecbur hisseden biri. Suçlu olup ama suçsuz gibi yargılanmayan ve dışarıda gezenleri.. On kişi vardı listesinde. Planını yaptı ve on kişiyi "asker adası" denilen yere topladı. Gelen herkes şaşkınlık içerisinde birbirini tanımayan insanlar. Ama "Owen" ev sahibi yoktu. Evi gezerken duvarda çerçeve içerisinde bir tekerleme gördüler ama kimse önemsemedi. Bilmiyorlardı ki katil tekerlemeye göre hareket ediyor.. Bir akşam yemeği sonrası, bir ses duyuldu; on kişinin işlediği suçlar tek tek sayıldı başta kabullenmediler suçumuz yok dediler. Sonra bir ölüm gerçekleşti, işte katil başlamıştı.. Masanın üzerinde bulunan on adet biblodan kalmıştı dokuz... Her bir ölümden sonrası bir biblo eksilmeye başlamıştı. O zaman anladılar ki buradan kurtuluş yok öylece ölümü beklediler.. Katilin adada bir yerde olduğunu düşündüler. Aradılar ama bir şey bulamadılar. Evde gizli bir bölme de yoktu. Biz okuyucular da katilin kim olduğunu bulamadık ta ki her şey mektupta yazana kadar. :) Ustaca planlanmış ve seçtiği kurbanları tek tek öldüren bir katilin planı.. Bu tarz kitapları seviyorsanız mutlaka okumalısınız.
On Kişiydiler
On KişiydilerAgatha Christie · Altın Kitaplar · 202150 okunma
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.