Kalbimi hasta bir çocukmuş gibi nazlandırıyorum ve beni sürüklediği şımarıklığa izin veriyorum; fakat bunu kimselere anlatma; çünkü bunu büyük bir suç, büyük bir günah gibi görenler yok değil.
"Devesinin üzerinde çölde yolculuk etmekte olan bir derviş, güçlükle yürüyen, susuzluktan dudakları kurumuş bir adama rastlamış. Derviş devesiyle yaklaşınca, adam dervişten su istemiş. Derviş de Allah'ın misafiri deyip devesinden inmiş ve heybesinden ona su vermiş. Suyu içen adam birden dervişe vurup yere düşürerek deveye atladığı gibi kaçmaya başlamış. Derviş biraz kendisine gelmeye çalışmış ve adamın arkasından bağırmış: 'Tamam, deveyi al git ama bir ricam var, sakın bu olayı kimselere anlatma!' Bu isteğe anlam veremeyen hırsız biraz ilerde durmuş ve dervişe neden böyle söylediğini sormuş: 'Eğer anlatırsan' demiş derviş, bu her yere yayılır ve insanlar bir daha çölde muhtaç birini görünce güvenmeyip yardım etmezler .Anlatma ki senin hilen burada kalsın, gariplere, maz- lumlara bulaşmasın.'
Reklam
“Karıştırma başkasını, kimselere anlatma. Yardım edemezler doğruyu bulmana. Götürmelisin gemini limana tek başına. Kazanacak ya da yitireceksin savaşı sonunda.”
Günışığı KitaplığıKitabı okudu
Anlatma kimselere sırrını, Öyleymiş diye zannettiğin her şeyin peşinde olan haz düşmanları mı anlayacak seni, Yoksa, hazzın peşinde koşan gece baykuşları mı?
İşte bunun için kalbimi hasta bir çocukmuş gibi nazlandırıyorum ve beni sürüklediği şımarıklığa izin veriyorum; fakat bunu kimselere anlatma; çünkü bunu büyük bir suç, büyük bir günah gibi görenler yok değil.
Susmak, sırrını birine söyledikten sonra, aman kimselere anlatma, demekten daha iyidir.
Reklam
Karıştırma başkasını, kimselere anlatma. Yardım edemezler doğruyu bulmana.
Sen ki,benim tehlikeli bir durgunluktan coşkun bir sevince,tatlı bir hüzünden azgın bir çarpıntıya düştüğüme tanık olarak sık sık benim için üzülmüşsündür, değil mi?İşte bunun için kalbimi hasta bir çocukmuş gibi nazlandırıyorum ve beni sürüklediği şımarıklığa izin veriyorum;fakat bunu kimselere anlatma; çünkü bunu büyük bir suç,büyük bir günah gibi görenler yok değil...
İntikam alma gayretine düşme. Nefret de etmemeye özen göster. Bağırma. Ne kadar sorarlarsa sorsunlar tek kelime anlatma kimselere. Hakkında tek kötü bir şey düşünme, neden mi? Sen bugünleri de geçirecek, atlatacaksın lakin Allah hep kalbini temiz tutmayı başarabilmiş insanların yanındadır. Ama o bir daha asla senin gibi birinin yanında olmayacak . Her şeyi unut,bunu unutma tamam mı?
Enes b. Malik'in kendisi rivayet ediyor, diyor ki: "Annemin beni Resulullah'a (sas) verdiği ilk günlerdi. Ben sokakta çocuklar ile oynarken Efendimiz (sas) geldi ve kulağıma bir iş yapmam için bir şeyler söyledi. Ben hemen koşa koşa o işi yapmaya gittim. Yaptım, geri dönüp geldim. Annem benim o halimi görmüş, çok meraklanmıştı. Beni hemen yanına çağırdı ve merakla sordu: 'Resûlullah! Senin kulağına ne söyledi ve seni nereye gönderdi?' Anneme 'Anneciğim! O bir sır, Efendimiz (sas) bana kimsele re söyleme dedi. Ben de kimselere söylemeyeceğim' dedim." Şimdi, böyle bir tablo ile biz karşılaşsak 10 yaşındaki oğlumuz veya kızımız, bize böyle bir söz söyleseydi, gerçekten tavrımız ne olurdu? Hemen "Ya oğlum! Söyle ben senin babanım, annenim, benden mi saklayacaksın?" derdik değil mi? Bakın eti de senin, kemiği de senin diyen Ümmü Süleym ne diyor: "Afferin benim Enesime! Sakın oğlum, ben dahil hiç kimseye Resulullah'ın sirrini anlatma!" Işte anne terbiyesi, işte Ümmü Süleym farkı...
Reklam
Çok istediğin bir şeyi kimselere anlatma, yoksa gerçekleşmez kanunu
Sana bahsettiğim kitaplar, onları ben yazmadım. Henüz yazmadığım romanlarımı yakınlarıma anlattığım zaman, ben farkına bile varamadan sohbetim o romanların mezarları haline geliverdi.
Sayfa 272Kitabı okudu
Resim