Ve siz adil olmaya özenen yargıçlar. Cismen namuslu ama ruhen hırsız olana ne hüküm verirsiniz? Cismen katleden ama ruhen maktul olana ne ceza
kesersiniz?
Eğer varsa aranızda sadakatsiz kadını yargılayacak olan, kocasının
yüreğini de tartsın terazide ve ruhunu ölçülerle vursun ölçüye. İnciteni
kınayacak olan varsa, incinenin de ruhuna baksın.
Ahlaksız diye bir şey kalmadığında ise giyimde edep prangadan ve zihin
kirliliğinden başka nedir ki? Hem unutmayın, çıplak ayaklarınızı hissetmek haz verir toprağa ve rüzgârlar saçlarınızla oynamak özlemindedir.
Sonra zengin bir adam dedi ki, bize Vermekten Söz Et. O da yanıtladı: malınızdan mülkünüzden verdiğinizde pek fazla bir şey vermiş sayılmazsınız. Gerçekten vermek kendinden vermektir.
Fakat eğer korkularınızda sadece aşkın huzurunu ve hazzını aramaksa muradınız… O zaman çıplaklığınızı örtüp aşkın harman yerinden çıkın daha iyi. Girin güleceğiniz ama doyasıya gülemeyeceğiniz, ağlayacağınız ama bütün gözyaşlarınızı dökemeyeceğiniz o mevsimsiz dünyaya.