Anne with an E
"Her fikir ortaya atıldığı dönemde modern sayılır. Eskiyene kadar."
Aman efendim, aman!  Galiba Âhir Zaman!  Manzarası yurdumun, Tufan gününden yaman!  Göz görmez aydınlıkta;  Asümanedek duman. Yer dumanmış ne çıkar, Duman dolu âsüman.
Reklam
Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu
OKB NEDİR? OKB, obsesyon (saplantı) adı verilen takıntılı düşünce, fikir ve dürtüler ile kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerden oluşan bir ruhsal hastalıktır. *** Freud’a göre , “hastanın zihni gerçekte kendisini hiç ilgilendirmeyen düşüncelerle doludur ve kendisine yabancı gelen dürtüler hissetmektedir; arada bir, karşı duramadığı eylemlere geçmek zorunda kalır. Zihnine takılan bu düşünceler (obsesyonlar) hasta için hiçbir anlam taşımadığı için, çoğu kez kendisine de saçma gelir. Karşı koymayı bir türlü başaramadığı bu düşünceler onu bitkin düşürene dek oyalar ve bir ölüm kalım sorunuyla karşılaşmışçasına kaygılandırır. Freud tüm diğer nevrotik tablolarda olduğu gibi bu bozukluğun da yaşamın ilk yıllarındaki ebeveyn çocuk ilişkisinde yaşanılan çatışmalardan kaynaklandığını düşünmektedir. Anne babasının sevgisine ve bakımına ihtiyacı olan çocuk onların dediklerine uymak zorundadır. Oysa diğer yandan biyolojik bir ihtiyaç olan çişini ve kakasını bırakmak istemektedir. Bu durum çocukta çatışma yaratır. Çocuğun hayatında yeni kazanmakta olduğu bir yetidir; seçim yapması, karar vermesi. İstenmedik zamanda ve yerde çişini, kakasını yapması kınanır ve ceza alırken, tutması ödül almaktadır. Çocuğun bu evredeki çatışmaları çözülmediğinde baskı altında tutulsa da kişinin gelişiminde aksaklık yaratır ve nevrozun gelişmesine neden olur. Freud, obsesif nevrozun gelişimini ‘anal döneme’ saplanma ya da bu döneme gerileme olarak açıklamıştır. Anal sadistik evreye gerilenir. Bu evrede libidinal dürtü nesnesine karşı hem sevgi, hem de nefretin birlikte taşındığı görülür.
Visal
Beni zaman kuşatmış, mekan kelepçelemiş; Ne sanattır ki, her şey, her şeyi peçelemiş... Perde perde veralar, ışık başka, nur başka; Bir anlık visal başka, kesiksiz huzur başka. Renk, koku, ses ve şekil, ötelerden haberci; Hayat mı bu sürdüğün, kabuğundan, ezberci? Yoksa göz, görüyorum sanmanın öksesi mi? Fezada dipsiz sükut, duyulmazın sesi mi? Rabbim, Rabbim, Yüce Rab, âlemlerin Rabbi, sen! Sana yönelsin diye icad eden kalbi, sen! Senden uzaklık ateş, sana yakınlık ateş! Azap var mı alemde fikir çilesine eş? Yaşamak zor, ölmek zor, erişmekse zor mu zor? Çilesiz suratlara tüküresim geliyor! Evet, ben, bir kapalı hududu aşıyorum; Ölen ölüyor, bense ölümü yaşıyorum! Sonsuzu nasıl bulsun, pösteki sayan deli? Kendini kaybetmek mi, visalin son bedeli? Mahrem çizgilerine baktıkça örtünen sır; Belki de benliğinden kaçabilene hazır. Hatıra küpü, devril, sen de ey hayal, gömül! Sonu gelmez visalin gayrından vazgeç, gönül! O visal, can sendeyken canını etmek feda; Elveda toprak, güneş, anne ve yâr elveda!
Edebi Fikir Sayfasi
Nazan Yahut Gülce  – Anne. Bağırmadım. Bağırmadan söyledim, bağırmadan seslendim. Anneme. Zaten duymak isteyene bağırmak saygısızlık olur. Annem beni duymak ister ve hep duyar. Annem yavaş yavaş gelip kapının önünde birkaç saniye bekledikten sonra, birkaç saniyede kendini toparlar annem, belki üstünü başını, belki halini duygularını, bilmem,
KUR'AN’DA GEÇEN MÜ'MİNLERİN 100 ÖZELLİĞİ:
1. İnsanlar arasında adaletle hükmederler. / En’am-151. 2. Allah’a asla şirk koşmazlar. / Furkan-68 3. Namuslarını (ırzlarını) korurlar. / Furkan-68 4. Hakkı bile bile gizlemezler. / Bakara-44 5. Namazlarını huşu içinde ve doğru olarak kılarlar. / Mü’minun 2,9 6. Anne ve babalarına “öf” bile demezler. / İsra-23 7. Boş şeylerden tümüyle yüz
Reklam
826 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.