İşte sana tam efsanelik bir malzeme! Onca dene­ yimi, getirecekleri bilgeliği düşün. Ama bilgelik sevgiyi azaltır, değil mi? Nefrete de yeni bir biçim verir. Hem zalimliğin hem de iyiliğin derinliklerine inmeden acımasızlığı nasıl bilebilirsin ki? Benden korkmalısın, anne. Ben Kuisatz Haderah'ım
... açık ve karanlık bir pencere önünde, aydınlık ve güneşli bir yerdekinden daha fazla şey söylüyor insan...
Sayfa 249
Reklam
Barış içinde yaşamak dururken birbirinin gırtlağına sarılmak niye?
Sayfa 216
Şu büyükler de ne budala şeyler, biz gençlere öğüt vereceklerine kendilerine baksalar ya!
Sayfa 243Kitabı okudu
Sorunlarıyla dibe vurmuş olan gençler yaşlılardan daha yalnızdır.
Reklam
Yanlışlarımı kendim buldum, kendimi sorgulayarak bunları düzelttim ve iyileştim.
Hepimiz yaşıyoruz ama ne niçin olduğunu bilmeden..
Herkes uyumadan önce her gece o gün başından geçen olayları bir sıradan geçirip hangilerinin yanlış olduğunu düşünseydi kim bilir dünya ne kadar daha güzel, daha yaşanası bir yer olurdu.
Öyle tedirgin, öyle huzur­suzum ki, bir odadan bir odaya mekik dokuyorum.
Reklam
Derin tarih vermşti o günlüğün gerçek yüzü diye.Demek ki konu bununla ilgili
Belleğimiz öyküleme yoluyla da geçmişi çarpıtabilir. Öyküleme, sadece geçmişte olanı aktarmaz, aynı zamanda bun- ları süsler ve ilginç hale getirir. Anlatılan olayı basitleştirir. Hollandalılar on üç yaşında bir kızın kaleminden çıkan bir kitaba sık sık sarınarak Anne Frank'in Günlüğü'nün, Hollandalı Yahudiler'i kıyımdan kurtarmak için direndikleri dönemin ve ulusal kahramanlıkların kanıtı olduğunu iddia etmek- tedir. Oysa gerçekte Hollandalılar, Almanlar'ın en sağlam işbirlikçileri arasındaydı. Hollanda'nın tarihi ve geleneğinde antisemitizme Avusturya, Fransa veya başka pek çok Avrupa ülkesinden çok daha az yer olsa da, genellikle kurallara uyan, emirlere itaat eden iyi huylu ve terbiyeli yüzbinlerce Hollanda vatandaşı, Alman işgali altındaki Hollanda'nın belki de Naziler tarafından en kolay yönetilen ülkelerden biri olmasını sağlamışlardı.
Söylesene bana, niye insanlar duygularını gizlemek için bu kadar uğraşıp duruyorlar.
Başımızı dik tutalım! Yürekli olun. İyi günler tekrar gelecektir.
Dostoyevski için aile hayatı her zaman iradelerin bir savaş alanı olarak kalacaktı. ilk olarak anne ve babasının gizli hayatlarından algılamayı öğrendiği bir şeydi bu.
Sayfa 38 - Everest Yayınları, Çeviri: Ülker İnceKitabı okuyor
Resim