Bazen sinirden mi gözlerim doluyor, sevgiden, özlemden, yoksa nostalji ihtiyacından mı bilemiyorum, herhalde alışkanlıktandır deyip uyuyorum.
Beni bu çıkmazdan bir tek Yasemin kurtarabilirdi, o da düşünmek için biraz süre istedi. Yedi sene önce.
Bazen amma uzun düşündü diyorum,daha çok günbatımlarında.
Devletin yıkılmasını istiyorum.Yasemin düşünmek için süre istediği zaman hiçbir devlet büyüğünün araya girip işleri yoluna koymak için çaba sarf ettiğini görmedim. Hep boş vaatler, yaralar sarılmadı…
-Anneannemin Son Ölümü-
Büyüdükçe arzularım küçüldü, şaşkınlıklarım küçüldü, beklentilerim küçüldü. Büyüdükçe öyle küçüldüm ki içimde taşacak bir şey kalmadı. Büyümenin bir bedeli varsa işte bu, yarım metre uzadım, yirmi kilo aldım ve dünyadan vazgeçtim.
Beni boş ver. Konu ben değilim ki. Hiçbir zaman da olmadım. Asıl sen kimsin? Senin heyecanların neler, tutkuların neler, hayal kırıklıkların neler? Şu hayatta başın sıkıştığında kimi ararsın? Seni karşılıksız seven insan kimdir, ne bok yersen ye seni bağrına basacak insan kimdir? Eğer böyle birisi varsa bu akşam onu ara, halini hatırını sor bu vesileyle. Yoksa sende bir gün benim gibi yapayalnız kaldığında, ufacık bir şeyi danışmak için bile arayacak kimseyi bulamazsın.