Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
”Cennet annelerin ayakları altındadır.”
”Cennet annelerin ayakları altındadır.” Dünyaya yeni gelen bebekler bir Fıtrat üzerine dünyaya gelirler.Fıtrat bir özdür aslında kişide bulunan duygu hamurudur ve tam anlamıyla bir derya denizdir.Bu hamuru hep yanımızda taşırız emeklerken yürürken hatta koşarken bile.Peki bu hamur bizde neden var?Neden her yere giderken yanımızda taşıyoruz?Bize
Reklam
Cennet annelerin ayakları altındadır
Dünyaya yeni gelen bebekler bir Fıtrat üzerine dünyaya gelirler.Fıtrat onların hamurunda Allah sevgisi şefkat ve merhamet duyguları barındırmasıdır bundan dolayı küçük çocuklar hem merhametli hem dünya tatlısıdırlar ya.İşte bu fıtrat küçük bebeklerin bir ömür yol arkadaşı olacaktır onun iyi yoğurulması ve rahmetin yolunu yani merhamet ve şefkatin yolunu bulması gereklidir işte bu noktadan sonra Fıtrat hamurunun şekillenmesinde en etkili olan 1. Şahıslar Ailelerdir bundan dolayı deriz ya İslamiyet önce evlerde kurulur sonrasında Allah sokaklarda kurulmasını nasip eder. İslamiyetin evlerde kurulmasında en önemli en etkili kişiler ise annelerdir.Anneler yavrularının her anında ilk gülüşlerinden ilk ağlayışlarına ilk emekleyişinden ilk yürüyüşüne ilk anne diyişine kadar hep yanımızdadırlar.Fıtratımızdaki merhamet ve şefkatin ortaya çıkarılmasında bize yol gösterirler küçücük bir bebeğin küçücük bir kediye duyduğu sevgiyi düşünün veya bebeklerin içimizi ısıtan güzel gülüşlerini annelerimiz bize ilk sözcüklerimizi öğrettiği gibi ilk Allah ismini söylememize yardımcı olurlar.Allah ismine hemen sevgi ve şefkatle sımsıkı sarılılar çünkü içlerinde onların fıtratlarındaki en özel en güzel duygu olan Allah sevgisini barındırırlar.İşte Fıtrat hamurunun yoğurulması güzel adımın öncüleri olan annelerimizin İslamiyette yeri çok özel ve bir o kadar değerlidir. İşte güzeller güzeli annelerimize verilen değerin en güzel ve en değerli karşılıklarından birini Alemlere Rahmet Peygamber Efendimiz (sav) hadisi şerifindeki şu güzel sözle anlıyoruz :”Cennet annelerin ayakları altındadır.”
Annelik zor zanaattır, anne olanlar bunu kendi deneyimlerinden bilirler. Hep söylerim, "Çocukların kaderini en çok anneler yazar." Bir çocuğun nasıl bir annenin kucağına doğacağı her şeyden daha önemlidir, çünkü dünyayı annelerimiz üzerinden tanır ve hayata annelerimizin baktığı pencereden bakarız.
Ah anneler, annelerimiz...
Annem herkes yiyinceye dek tek yudum almazdı. Aslında, onu yerken gördüğümü bile hatırlamıyorum.
Sayfa 22 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Borcluluq
Yaptığımız şeyleri zaten annelerimizden öğrendik. Neden hayatımızı onlar için bir şeyler yaparak geçirelim ki? Biz yaptığımız şeyleri kendimiz için yaparız. Annelerimiz için değil.
Reklam
Anneler ve Babalar Günü ile ilgili bir soruya binaen:
… Anne ve babaların günle, haftayla sınırlandırılmış ilgiye daraltılmasını kabullenemeyiz. Annelerimiz ve babalarımızın önünde, hayatımızın tamamını feda etmeye hazır bir mantıkla durmak mecburiyetindeyiz. Bu açıdan ele alındığında ‘anneler günü’ kavramı, bari yılda bir gün onların olsun gibi bir mantığı yansıtmaktadır. Halbuki bizim inancımızda yılın bir günü değil, tamamı onlarındır. Maddeci batı kültüründe annelere tahsis edilebilecek oran ancak bir gün olabilmektedir. Bu noktayı kabullenemeyiz. …
Varoş semtinde evi taşıdığımda uzun bir yolun üzerinde boylu boyunca, güneşin taşıdığı kavurucu sıcaklığı ,yokluk taşırdı bir çinkolu evin penceresinde. Yasamaya tutunmuş bir kadının hayat öyküsünden yokluk ve sefaletin Taşıdığı sabah rüzgarının tatlı ,hoş ve acı sesi... yaşamadığı kalmamıştı bu dunyanın kiri,pasını , bir hayat kadını mi
"Ah şu modern anneler! Mutlulukta ve hayal kırıklığında bütün sorumluluğu çocukları yüklenir. Çünkü doğurdukları vakit her şey planlanmıştır." "Büyükannelerimiz şartlar elverdiğince sağ kalan çocuklarını korumak, kötü sağlık koşulları altında onları gözetlemekle mesguldü. Fakat modern annelerin işi gücü çocuklarının hayatlarını programlamak." "Bu nedenle büyükanneler daha az suçluluk duyuyor. Hasta olsun, engelli olsun,zekası kıt olsun fark etmiyor, çocuklarını daha çok kabullenip bağırlarına basıyorlar." "Annelerimiz bizim mükemmel olmamızı istiyor. Çünkü onların dünyasına bir plan dahilinde, hesaplı bir şekilde girmiş oluyoruz. Böyle olduğu için biz de bu durumu kanıksıyor, onları bile aşıyoruz."
Sayfa 122 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Kadınlar olarak farklı hikayelerimiz olsa da hepimizin bugünkü kimliklerimize nasıl ulaştığımıza dair bir hikayemiz var. Hoşumuza gitse de, gitmese de bu hikaye genellikle en azından bazı biçimlerde annelerimiz tarafından şekillendirilir; annemiz fiziksel ya da duygusal olarak mevcut olsa da, olmasa da. Hem kendi kimliğimizi hem de kzıımızın nasıl birine dönüşeceğini düşünürken bu korkutucu gelebilir ancak size hatırlatmak isterim ki, kim ne derse desin, annemizin etkisi aslında bize sık sık söylendiği kadar belirleyici değildir.
Reklam
Anneler, annelerimiz
Annemizin hiçbir zaman şoförü olmadı. Her zaman direksiyonda oldu. Kendi hayatını da, başkalarının hayatını da o yönetti. Kocasına asla bel bağlamadı, adam sorumsuzdu. Yol boyunca direksiyonu tutan annemdi hep. Dikkatli sürdü. Dikkatli olmak zorundaydı, arkada dört çocuk bagajda horuldayan bir koca vardı. Bizleri sakin limanlara ulaştırdı.
264 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.