Vâreden’in adıyla insanlığa inen Nûr
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebabil dudağından
Rahmet vadilerinden boşanır âb-ı hayat
En müstesna doğuşa hâmiledir kâinat
Ne güzel bir giriş, dünyaya ne güzel bir geliş... Toprağı kirlerinden arındıran o Yağmur için, rahmet vadilerinin
Charles Dickens'ın kalemine tekrar hayran olduğum eşsiz bir eser. Yazar
İki Şehrin Hikâyesi eserinin başlangıcında gizemli bir olayla başladığı gibi bu eserde de gizemli bir olayla başlayarak bizi direk içerisine çekiyor. Bambaşka insanların, çok gizemli birbirinden bağımsız hayatların nasıl puzzle parçaları gibi birbirine bağlandığını görüp her bölümde ayrı
Merhaba, ben acı.. İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni içinizden çikarmanız çok zor olacakttr, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere
kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınımazdır. Ben,
Yusuf Atılgan - Anayurt Oteli
Zebercet, annesini, babasını erken vakitlerde kaybetmiş, hayatını bir otelde çalışarak sürdürmektedir. Bir temizlikçi kadın ve kendisi bu oteli işletmektedir.
Biraz zor bir kitap olduğunu söylemeden edemeyeceğim, dikkatli ve sakin kafayla okumak lazım.
İletişim problemi olan, içine kapanık ve bastırılmış cinsellik duyguları ile sürüncemede kalmaktadır. Otele gelen yabancılar ve giden yabancılar. Dışarıya çıkmaz, insan görmez.
Geçmiş döneminde nasıl bir psikolojik travma yaşadıysa şimdiki zamana vuruyor her bir cevabı. Temizlikçi kadınla cinsel ilişkisi, sonrasında onu öldürmesi ve bunu saklaması…
Âlâkası olmadığı halde mahkemeye gidip kendi yargılanıyor gibi duruşmayı izlemesi ayrı bir vaka…
Şimdiki zamandan çok geçmişini merak ettim, hangi olaylar örüntüsü bu duruma sürükledi Zebercet’i. İşin içinden çıkılmayacağım kesin…
“Değişmez tek bir kesinlik vardı insan için: Ölüm.”
“Ne çok yalan söyleniyordu yeryüzünde; sözle, yazıyla, resimle ya da susarak.”
“Yüksek sesle konuşulanlar, tartışılanlar hep bilinen şeyler olduğuna göre ülkenin yönetimini asıl etkileyen, düzenleyen şeyler bu fısıltılarda gizliydi anlaşılan.”
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202329,8bin okunma
Merhaba, ben acı...
İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni oradan çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır. Ben,
Viktor E. Frankl'ın 2'nci Dünya Savaşı öncesinde Avrupa'ya bir kabus gibi çökmüş olan Nazi Almanyası'nın Polonya'daki Toplama Kamplarında geçirdiği dört yıl boyunca kendisinin ve diğer tutukluların yaşadıklarını, maruz kaldıkları ruhsal değişimleri aktardığı kitap.
Çeviri ve editoryal düzenleme, noktalama işaretlerinin
Merhaba, ben act...
İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni içinizden çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır.
Bu kitap hakkında çok şey duymuştum bazı kişiler çok seviyordu beğeniyordu, bazı kişiler de sevmiyordu ama ben sevdim mi sevmedim mi bilemiyorum daha çok sevdim diyelim. Kitap kötü bir kitap asla değil.
Ama benim beklentim çoktu, beklentiye girerek okudum, pek düşündüğüm gibi değildi sadece, okurken hep noluyor şimdi ya dedim anlaşılmayan çok şey