Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Kent devleti" terimi çağdaş bir yakıştırma­dır. Bununla birlikte kent devleti denen yapı, Mezopotamya'da Erken Tunç Çağı'ndan bu yana örneklerini gördüğümüz kadim bir siyasi oluşumdur. Kısacası kent devleti bir kent ve onun etrafındaki toprakları kapsayan belirli bir alandır ve bu alan bir bütün halinde kendi kendini idare eden siyasi bir birimdir. Yunanlar bu düzene "polis" adını vermektedir. "Politik", "politika" gibi tabirler de modern dillere bu sayede girmiştir.
Sayfa 80 - Alfa YayıncılıkKitabı okudu
Bir ara açtığım ama kullanmadığım blog sayfamdan
Çoğunu okumadım sağdan soldan derledim: Aşkın Şehidi - Ahmet TURGUT (Bozkırın Sırrı Türk Peygamber romanını öneririm) Aşkın Elçisi - Ahmet TURGUT Aşkın Secdesi - Ahmet TURGUT
Reklam
432 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Bugün aLtında neLer oLduğunu biLmeden üzerinde yürüdüğümüz İstanbuL ve antik semboLLerLe de işLenmiş kadim sırLarı… #Ayasofya’da yapıLan yeni çaLışmaLar, #ÇemberLitaş ve çevresindeki yeni buLguLar ve #Marmaray yapımı sırasında keşfediLen yeni buLuntuLar; yer aLtı dünyasının farkındaLığının ortaya çıkmasını sağLadı. Aynı zamanda modern insanın
İstanbul'un Kadim Sırları
İstanbul'un Kadim SırlarıMurat İrfan Ağcabay · Sınır Ötesi Yayınları · 201138 okunma
194 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Mitolojik, Şiirsel, Destansı Bir Yolculuk Öyküsü: Argonautika
“Zaten biz acı çeken ölümlüler ayaklarımızı mutluluğun üzerine hiç tamamen basamadık. Her seferinde acı bir keder neşemizi kaçırır.” -Rodoslu Apollonios 1. Giriş: Bu yazı direkt olarak bir inceleme yazısı değildir. Antik Çağ’ın önemli yapıtlarından Argonautika hakkında bir akademik makale çalışmasıdır. Ve elbette yalnızca kitap hakkında
Argonautika
ArgonautikaRodoslu Apollonios · İş Bankası Kültür Yayınları · 2018145 okunma
85 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Savaşın Ardından Geriye Kan, Kül ve Gözyaşı Kalır: Troialı Kadınlar
"Ölüm her şeyi eşit kılar." - Seneca 1. Giriş: Bu yazı yalnızca kitaba dair değildir. Romalı filozof
Seneca
Seneca
'nın hayatı, felsefesi ve eserlerine değindikten sonra tragedyanın esin kaynakları ve mitoloji ile olan bağlantılarına geçeceğim. Son olarak Seneca'nın anlattığı hikâyeyi karakterler üzerinden ele alarak değerlendirmeye
Troialı Kadınlar
Troialı KadınlarSeneca · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020257 okunma
111 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Arkeolog Schliemann'ın Gözünden Homeros ve Troya: Troas'ta Yolculuk
"Troya'ya çok sık gittim ve beş yıl içinde aylarca süren kazılar yaptım. Buna rağmen buralara her gidişim yeni bir heyecana yol açıyor. Çünkü Troya coğrafyasının sihirli havası burada her yerde hâkimdir; her dağ, her vadi, her nehir, deniz ve Hellespontos burada Homeros'u ve İlyada'yı solumaktadır. Ancak bu seferki yolculuğum
Troas'ta Yolculuk
Troas'ta YolculukHeinrich Schliemann · Say Yayınları · 201415 okunma
Reklam
Byzantion'dan İstanbul'a uzanan, heyecan yüklü bir serüven... Sarayburnu'nda, Atatürk heykelinin ayaklarının dibinde bir ceset, Avuçlarında antik bir pere.... Ama ne bu ceset son kurban, ne de bu antik para son sikke... Yedi kurban, yedi hükümdar, yedi sikke, yedi kadim mekân. Ve tek bir gerçek: Bu şehrin gizemli tarihi. "Şehre bakıyorduk denizden. Sisler içindeydi İstanbul... Sisler içinde deniz... Sisler içinde teknemiz. Sultanahmet'in minareleriydi görülen, Ayasofya'nın kubbesi, Topkapı Sarayı'nın kuleleri. Hiç yağmalanmamış, yıkılmamış, kirletilmemiş gibiydi şehir. Bembeyaz bir sisle örtmüştü doğa, ne varsa görüntüyü çirkinleştiren. Güneş doğmadan bir anlığına beliren bir hayal gibi... Büyülü bir bulut gibi... Bir masal imgesi gibi... Yeni kurulmuş bir kent gibi... Taze bir başlangıç gibi... Genç, umutlu, güzel... İstanbul’a bakıyorduk denizden. Ölülerimizin yüzlerine bakıyorduk... Onların gözlerindeki kendi kederimize. Çaresizliğimize bakıyorduk, avuçlarımızda büyüyen zavallılığa, kanımızda filizlenen korkaklığa... Elimizden alman hayata bakıyorduk... Güneşli günlerimize, umut dolu sabahlara, eğlenceli bahar akşamlarına... Sönen anılarımıza bakıyorduk, ölen hayallerimize, yıkılan düşlerimize... Sönen anılarımızı, ölen hayallerimizi, yıkılan düşlerimizi yüklenip yorgun bir şilep gibi bizden uzaklaşan şehrimize... Şehrimizle birlikte yitirdiğimiz kendimize bakıyorduk...
Bölüm 3: Aziz Augustine'nin Siyaset Felsefesi Özeti
Batı tarihinde Aziz Augustine'nin (MS 354-430) yazıları antik Yunan ve Roma'nın kadim kültürü ile Batı Avrupa Hıristiyan kültürü arasında bir köprü olmuştur. Augustine'in bu rolle nitelendirilmesinin ana nedeni, bir belagat öğretmeni olarak, Hıristiyan Kilisesi'nde psikopos olmadan ve de Hıristiyanlığa girmeden önce, Yunan ve Roma klasiklerini
590 syf.
·
Puan vermedi
Byzantion'dan İstanbul'a uzanan, heyecan yüklü bir serüven... Sarayburnu'nda, Atatürk heykelinin ayaklarının dibinde bir ceset, Avuçlarında antik bir pere.... Ama ne bu ceset son kurban, ne de bu antik para son sikke... Yedi kurban, yedi hükümdar, yedi sikke, yedi kadim mekân. Ve tek bir gerçek: Bu şehrin gizemli tarihi. "Şehre bakıyorduk denizden. Sisler içindeydi İstanbul... Sisler içinde deniz... Sisler içinde teknemiz. Sultanahmet'in minareleriydi görülen, Ayasofya'nın kubbesi, Topkapı Sarayı'nın kuleleri. Hiç yağmalanmamış, yıkılmamış, kirletilmemiş gibiydi şehir. Bembeyaz bir sisle örtmüştü doğa, ne varsa görüntüyü çirkinleştiren. Güneş doğmadan bir anlığına beliren bir hayal gibi... Büyülü bir bulut gibi... Bir masal imgesi gibi... Yeni kurulmuş bir kent gibi... Taze bir başlangıç gibi... Genç, umutlu, güzel... İstanbul’a bakıyorduk denizden. Ölülerimizin yüzlerine bakıyorduk... Onların gözlerindeki kendi kederimize. Çaresizliğimize bakıyorduk, avuçlarımızda büyüyen zavallılığa, kanımızda filizlenen korkaklığa... Elimizden alman hayata bakıyorduk... Güneşli günlerimize, umut dolu sabahlara, eğlenceli bahar akşamlarına... Sönen anılarımıza bakıyorduk, ölen hayallerimize, yıkılan düşlerimize... Sönen anılarımızı, ölen hayallerimizi, yıkılan düşlerimizi yüklenip yorgun bir şilep gibi bizden uzaklaşan şehrimize... Şehrimizle birlikte yitirdiğimiz kendimize bakıyorduk..."
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201935,2bin okunma
264 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Merhaba
Bodrum’a tatile gelenler uzun yolculuklarının sonunda kentin girişindeki tepeden o muhteşem manzarayı gördükleri anda yol kenarında da bir tabela görürler. Bodrum ile özdeşleşmiş, sadece Bodrum kentinin değil tüm yarımadanın simgesi olmuş Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın ya da daha iyi bilinen adıyla Halikarnas Balıkçısı’nın bir hoşgeldiniz mesajıdır
Halikarnas Balıkçısı’nın Yolculuğu
Halikarnas Balıkçısı’nın YolculuğuMeltem Ulu · Bağlam Yayıncılık · 202013 okunma
Reklam
590 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Byzantion'dan İstanbul'a uzanan, heyecan yüklü bir serüven... Sarayburnu'nda, Atatürk heykelinin ayaklarının dibinde bir ceset, Avuçlarında antik bir pere.... Ama ne bu ceset son kurban, ne de bu antik para son sikke... Yedi kurban, yedi hükümdar, yedi sikke, yedi kadim mekân. Ve tek bir gerçek: Bu şehrin gizemli tarihi. "Şehre bakıyorduk denizden. Sisler içindeydi İstanbul... Sisler içinde deniz... Sisler içinde teknemiz. Sultanahmet'in minareleriydi görülen, Ayasofya'nın kubbesi, Topkapı Sarayı'nın kuleleri. Hiç yağmalanmamış, yıkılmamış, kirletilmemiş gibiydi şehir. Bembeyaz bir sisle örtmüştü doğa, ne varsa görüntüyü çirkinleştiren. Güneş doğmadan bir anlığına beliren bir hayal gibi... Büyülü bir bulut gibi... Bir masal imgesi gibi... Yeni kurulmuş bir kent gibi... Taze bir başlangıç gibi... Genç, umutlu, güzel... İstanbul'a bakıyorduk denizden. Ölülerimizin yüzlerine bakıyorduk... Onların gözlerindeki kendi kederimize. Çaresizliğimize bakıyorduk, avuçlarımızda büyüyen zavallılığa, kanımızda filizlenen korkaklığa... Elimizden alman hayata bakıyorduk... Güneşli günlerimize, umut dolu sabahlara, eğlenceli bahar akşamlarına... Sönen anılarımıza bakıyorduk, ölen hayallerimize, yıkılan düşlerimize... Sönen anılarımızı, ölen hayallerimizi, yıkılan düşlerimizi yüklenip yorgun bir şilep gibi bizden uzaklaşan şehrimize... Şehrimizle birlikte yitirdiğimiz kendimize bakıyorduk..." Kapağın arka sayfasında bu bilgiler var ama kitabı okumadan bu heyecana ortak olmanız imkansız. Yine bir Ahmet Ümit klasiği; Komiser Nevzat, yardımcıları Ali ve Zeynep'le cinayetler zincirini çözeceksiniz. İyi okumalar...
İstanbul Hatırası
İstanbul HatırasıAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201935,2bin okunma
Açığa Çıkan Tuhaf Bir Dünya 1834 yılına, hatta tam olarak 28 Temmuz tarihine gidelim. Zaman yolculuğumuzun bu ziyaretinde önünde yer alan ıssız harabelere boş gözlerle bakan ayrıca bakınız Texier adlı bir Fransız'ı görürüz. Tüm kent bu harabelerden ibarettir. Texier, Fransa Kültür Bakan­lığı tarafından Tavium adlı antik bir Kelt kentini bulmak
İKARUS'UN ÖLÜMÜ
Bu resimlerin ilki antik dönemden bir hikayeyi yeniden ele alır, 1564'te Yaşlı Peter Bruegel boyutları açısından en büyük resmini yaptı ve göze neredeyse hiç görünmeyen küçük bir detay aracılığıyla karanlık bir hikaye anlattı. Çarmıha Gidiş lacivert ve bulutlarla ağırlaşmış bir gökyüzüyle buluşan inişli çıkışlı bir manzara boyunca giden bir sürü
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.