Bugün de arkadaşımla kitap mağazasında gezerken Japon Edebiyatı'nı sürekli övdük.
Bu kitabı okurken aklıma iki şarkı geldi:
Birincisi, Güncel Gürsel Arıktay - Ölmezdim
İkincisi, Ahmet Kaya - Diyarbakır Türküsü
Ana karakteri epilepsi hastası olan bir roman daha...
İnsan kendisini anlatan kitapları daha çok seviyor galiba ki ben bu kitabı da bu sebepten sevdim.
Epilepsiyle geçmiş 16 yıl.
Hayalleri olan bir genç.
Yüzme yarışmasına girebilmek için şartnamede olan kurallardan biri olduğu için bir anda kullandığı ilaçları bırakıyor ve yaşadığı histerileri günlüğe döküyor. Ve en sonunda da intihar ediyor.
Yaşadığı histerileri o kadar güzel anlatmış ki...
Bir sağlıkçı adayı olmama rağmen sempatik sinir sistemini her türlü hedef alan tüm ilaçlara düşmanım. Elimde olsa hepsinin yakılmasını emrederim.Ritalin, viagra, antidepresan, uyku ilacı, epilepsi ve şizofreni hastalarının kullandığı ilaçlar bile dâhil.
Hayır aptal değilim. Sebebim de var, sebepler de var.
Bu kitabı okuyunca bir kez daha anladım.
Yarısından sonra daha çok sardı kitap. Uzak doğu edebiyatı ile de yakın zamanda tanıştım.
Felsefesi, tasviri beni kendine aşık etti diyebilirim.
Kitabı okunmaya değer buldum.