kokladığın gülün kokusu kalmış sende baktığın denizin tuzu geçtiğin iklimlerin masalı sinmiş üstüne kuzeydeki pencere açık göçebe bin bir gece
Sayfa 47 - Metis YayınlarıKitabı okuyor
+711
Nerden bulurlarsa her zaman zavallı bir kocakarı bulurlar ve kadını tam altı koca saat karşılarında oturtup onun o acınası, duygusuz yüzünü tuvale geçirirler. Bazen de odalarını resmederler. Her türden sanatsal ıvır zı­vırla dolu odalardır bunlar çoğu kez: Zamanın ve tozun kah­verengiye çalan bir renk verdiği alçıdan el ve ayaklar; kırıl­mış resim sehpaları, baş aşağı gelmiş bir palet, gitar çalan bir dostun tablosu, boya bulaşığı duvarlar; ardında solgun Ne­va'nın ve kırmızı gömlekli yoksul balıkçıların göründüğü ar­dına kadar açık bir pencere... Tüm resimleri boz bulanık, kül rengidir; kuzeye damgasını vuran renktir bu . Ama yine de içtenlikle, keyifle haz duyarak çalışırlar.
Reklam
Gücün çoğu zaman kötülerin elinde olduğu söylenebilir, evet! Ama unutulmasın, haklı olan da daima iyilerdir.
Sayfa 208 - Vadi YayınlarıKitabı okudu
Hiç kimse doğruya ulaşmaya çalışmıyor artık; herkes kendi doğrusunu diğer doğruların üstüne çıkarmaya çalışıyor sadece.
Sayfa 157 - Vadi YayınlarıKitabı okudu
"Bedenin benden uzak Ama açık bir pencere var Yüreğimden yüreğine." Mevlânâ
Panik atak mı?
"Nasıl bir his biliyor musun? oda çok geniş ama sığamıyorsun, bak kapı orada ama çıkamıyorsun, pencere açık ama nefes alamıyorsun."
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.