O güzel kendi gözünle bakma; arananı arayanın gözüyle gör. Hatta âriyet olarak ondan bir göz, bir görüş al da onun yüzüne, onun gözüyle bak. Mevlânâ
kapı
Çağımızı ilgilendirmeyen sorular..
Ömründe hiç Itrî yahut Dede Efendi dinlememiş, Mimar Sinan'ın herhangi bir eserine şöyle bir kere olsun alıcı gözle bakmamış, Fuzûlî 'nin tek mısraını bile ezbere okuyamayan ağabeyler '' Sinan'lar, Dede Efendi'ler, Fuzûlî'ler, milli kültürümüz, mefahirimiz... '' diye söze başlar, hamasi nutuklar atarlardı. Tamam da, bu büyük sanatkârlara bu muhteşem eserleri yaptıran güç nasıl bir güçtü? O ölçülere nasıl ulaşmışlardı? Eserlerini verirken hangi dünya görüşüne dayanmış, hangi estetik ölçüleri uygulamışlardı? Bana Mimar Sinan'dan şu somut yapılar dışında kalan ne?
Reklam
Mimesis teorisi ve asırları aşan ortak bakış açısı
Mimesis: Doğa ve insan davranışının sanatta ve edebiyatta taklidine dayanan temsildir. Yaptığınız resmin konu olarak aldığınız objelere tam olarak benzeyip benzemediğini anlamak istiyorsanız, bir ayna alın ve bu objelerin onda nasıl yansıdığına bakarak gördüğünüzü yaptığınız resimle karşılaştırın. Leonardo da Vinci İstersen bir ayna al eline, dört bir yana tut. Bir anda yaptın gittin güneşi, dünyayı, yıldızları, kendini, evin bütün eşyasını, bütün canlı varlıkları.. Eflatun
Akıl ve zekâ taslamak İblis'ten, aşk Âdem'den.. Mevlânâ
kapı
Sûfi, kendisini vuslattan alıkoyacak şeytana karşı mücadele etmek ve galip gelmek zorundadır. Aşk'ın şeytanla barışması düşünülemez. Çünkü bu iki prensip, birbiriyle asla barışamayacak iki haddi temsil etmektedir. Yalnız bu noktada, şeytanın insanın manevi gelişmesi için gerekli bir prensip olduğu unutulmamalıdır. Şeytan eğer Allah'ın emrine karşı geldiği için yok edilmiş olsaydı, Âdem cennetten kovulmasına sebep olan suçu işleyemeyecek, dolayısıyla Muhammed İkbal'in de ifade ettiği gibi '' tefekküre daha varamamış halden çıkıp kendi kuvvetlerini idrak edemeyecek' , yani iyi ile kötü arasındaki farkı göremeyecekti. Bu da seçme zevkini tadamaması demektir. Kısacası, insanın hürriyeti, daha doğrusu insanın oluşu, şeytanla karşı karşıya bırakılmış olmasıyla ilgilidir.
kapı
Bölüm II- AŞK HAYATINDA EN YAYGIN ALÇALTMA NEDENİ
Büyük Napoleon'un ünlü sözünden yola çıkarak şöyle diyebiliriz: Anatomi kaderdir. Cinsel organlar, insanoğlunun estetiğe doğru olan fiziksel formlarının evriminden payını almadı ve her zaman oldukları gibi yani yabani olarak kaldılar aynı şekilde aşk da daima içinde olan yabani seviyesini korudu.
Sayfa 48 - Cem Yayınevi
Reklam
839 öğeden 891 ile 839 arasındakiler gösteriliyor.