Mısır
Mısırdan kadınlar ile erkekler tanrılar kadar çok şey görüyorlardı. Bakışları dünyanın her yerine uzanıyordu. Tanrılar onların üstüne üfleyip gözlerini sonsuza kadar bulutlandırdılar, çünkü insanların ufkun ötesini görmelerini istemiyorlardı.
Sayfa 51 - Can Yayınları
Gece Kuşu (Urutau)
Bir süre sonra onu İguazú Dağlarında buldular. Buldukları bir heykeldi. Neambiú görmeden bakıyordu; ağzı sessiz, yüreği uykudaydı.
Sayfa 41
Reklam
Irmaklar ve Deniz
Su ağacı devrilince gövdesinden deniz, dallarından ırmaklar doğdu. Suyun hepsi tatlıydı. İçine durmadan avuç avuç tuz atan Şeytan'dı.
Sayfa 37
Akşam Yıldızı
Akşam yıldızı hâlâ gökyüzünde babasını arıyor. Hep ya çok erken geliyor, ya da çok geç.
Sayfa 33
Zaman
Rüzgârı yapan on ikinci gündü. Rüzgâr esti ve adına ruh denildi, çünkü içinde hiç ölüm yoktu.
Sayfa 26
Yaratılış
Hiçbir zaman doğmalarının sonu gelmeyecek, çünkü ölüm bir yalandır.
Sayfa 25
Reklam
Önsöz
Tarih dersleri mumyalar müzesine ya da Ölüler Diyarına gezilere benziyordu.
Sayfa 17
Kendini kandırma. Burada ne rahat var, ne de neşe.
'Benim alt düzey varlığıma ve söyleyişimdeki kabalığa değil, beni bunları söylemeye iten iradeye bakın'
361 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.