70’ler video yılları değildi. Yeni evlilerin evlerine gidip düğünün video kasetini izleme âdeti 80’lerde çıktı.
Sayfa 310 - Can Yayınları, 8. Basım, Mayıs 2013, E-kitapKitabı okuyor
İlk parti danstan sonra, sıra takı takmaya gelirdi. Ailelerin daha görgülü oldukları ve gösterişin ayıp sayıldığı 70’lerin başlarında, bu işlem sessiz sedasız yapılırdı. Gelinle damat masaları dolaşırlarken yakın akrabalar geline bilezik takarlardı. Bilezik bir yatırım aracıydı, bilezik takmak çifte maddi bir destek vermek anlamına gelirdi. Yine görgünün önemli olduğu o yıllarda paralar zarf içinde gelinle damada verilir, üzerlerine iğnelenmezdi. Yakın akrabalar bilezik takarlarken, kayınvalide ve kayınpeder, geline hatıra olarak mücevher takarlardı. Genel eğilim oğlan tarafının kıza gerdanlık, küpe ve tektaş yüzük; kız tarafının da damada iyi cins bir saat takmasıydı. 70’lerin başlarında sessiz sedasız yaşanan bu takı takma töreni, 80’lerde mikrofondan ilan edilen bir tören haline geldi, birçok ailede gösteriş ayıp olmaktan çıktı. Bu tür ailelerin düğünlerinde geline ve damada kimin ne taktığı, mikrofondan dünya âleme duyuruldu. Gösterişin ayıp olmaktan çıkması, tutumluluk ve adabı muaşeret çağından, tüketim ve gösteriş çağına geçilmekte olduğunun habercisi oldu. Daha da ileri gidildi, müzisyenlerin, dansözlerin, gelinle damadın başından aşağı dolarlar saçıldı, hediye edilen mücevherler alenen çantalara dolduruldu.
Sayfa 309 - Can Yayınları, 8. Basım, Mayıs 2013, E-kitapKitabı okuyor
Reklam
İlk parti danstan sonra, sıra takı takmaya gelirdi. Ailelerin daha görgülü oldukları ve gösterişin ayıp sayıldığı 70’lerin başlarında, bu işlem sessiz sedasız yapılırdı. Gelinle damat masaları dolaşırlarken yakın akrabalar geline bilezik takarlardı. Bilezik bir yatırım aracıydı, bilezik takmak çifte maddi bir destek vermek anlamına gelirdi. Yine görgünün önemli olduğu o yıllarda paralar zarf içinde gelinle damada verilir, üzerlerine iğnelenmezdi. Yakın akrabalar bilezik takarlarken, kayınvalide ve kayınpeder, geline hatıra olarak mücevher takarlardı. Genel eğilim oğlan tarafının kıza gerdanlık, küpe ve tektaş yüzük; kız tarafının da damada iyi cins bir saat takmasıydı. 70’lerin başlarında sessiz sedasız yaşanan bu takı takma töreni, 80’lerde mikrofondan ilan edilen bir tören haline geldi, birçok ailede gösteriş ayıp olmaktan çıktı. Bu tür ailelerin düğünlerinde geline ve damada kimin ne taktığı, mikrofondan dünya âleme duyuruldu. Gösterişin ayıp olmaktan çıkması, tutumluluk ve adabı muaşeret çağından, tüketim ve gösteriş çağına geçilmekte olduğunun habercisi oldu. Daha da ileri gidildi, müzisyenlerin, dansözlerin, gelinle damadın başından aşağı dolarlar saçıldı, hediye edilen mücevherler alenen çantalara dolduruldu.
Sayfa 309 - Can Yayınları, 8. Basım, Mayıs 2013, E-kitapKitabı okuyor
Ah çocukluğumuz.
İster apartmanlarda, ister bahçeli evlerde yaşasınlar, tüm çocuklar için sokağa çıkmak deyimi vardı. Hâlâ var, ama sokaklar çok değişti, üstelik eskisi gibi güvenli de değil. Sokağa çıkmak tanımlanmış bir özgürlüğe adım atmak demekti. Okuldan gelince sokağa çıkılır, akşam olup hava kararana, anneler yemeğe çağırana kadar, kan ter içinde sokakta oynanırdı.
Sayfa 23 - Can Yayınları
Bir yığın tüketim ürünüyle donatılan hayatlarında şimdiki çocuklar çok yalnız. Yaratıcılığı kışkırtan yokluk ortamında değil; sıkıntıyı büyüten, derin bir tembellik ve umursamazlık yaratan bolluk ortamında büyüyorlar.
Sayfa 21 - Can Yayınları
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.