İkindiyin saat beşte
Başgardiyan Rıza başta
Karalar bastı koğuşa
İkindiyin saat beşte
Seyre durduk tantanayı
Tutuklayıp Sardunya'yı
Attılar dipkapılıya
İkindiyin saat beşte
Yataklık etmiş ki zaar
Suçu tevatür ve esrar
Elbet bir kızıllığı var
İkindiyin saat beşte
Dirlik düzenlik kurtulur
Müdür koltuğa kurulur
Çiçek demire vurulur
İkindiyin saat beşte
Canların gözleri yaşta
Aklı idamlık yoldaşta
Yeşil ölümle dalaşta
Sabahleyin saat beşte
"Şikâyet etme Hak’tan halka her hâle rızâ göster"
[İnsanlara karşı halinden şikâyetçi olmak, dikkatle bakarsan ne kadar çirkin bir iştir; Allah’ını kullarına şikâyet etmiş oluyorsun, öyle değil mi? Bu ne densizliktir; dikkat et!]
Dört Askeri Tıbbiye öğrencisinin kurduğu bu gizli örgüt (İttihat ve Terakki) 1789 yılında Fransız Devrimi'nin 100. yılını kutlamak için düzenlenen sergiyi gezmeye giden Ahmet Rıza Bey'in başa geçmesi ile birlikte günden güne büyüyen bir muhalefet merkezine dönüştü. Yıllar sonra 1906'da Talat'ın Selanik'te kurduğu Osmanlı Hürriyet cemiyeti İttihat ve Terakki Cemiyeti ile birleşerek onun adını benimseyecek ve 1908-1918 arasında Osmanlı İmparatorluğu'nu yönetecekti. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran kadroların büyük kısmı ilk siyasi çıkışlarını bu örgüt bünyesinde gerçekleştirdi.