Vakit gece yarısına yakındı. Bu vakit Beyoğlu Caddesi ne bir sarhoş yorgunluğu çöker, sokak sanki esner ve her geçen tramvayla ciğeri sökülür gibi öksürür. Sükut bir çöp tenekesi gibi yoların ağızına devrilmiştir. Hayat insanı usandıracak bir ağırlıkla bir saatte on saat yaşar. Daha doğrusu yarım saatte iki saat geri kalır.
Sayfa 109Kitabı okudu
Mürekkep yalamak mütemadiyen yanlış yazmak manasına gelir. Malum ya eski mürekkepleri, kara cahil katipler yalayıp yutarlardı. Dirsek çürütmeye gelince, fukara dirseğin beyhude yere günahını alıyorsun. Sende çürümüş bir aza var ama omuzdan aşağıda değil, omuzdan yukarıda sallanıyor.
Reklam
Mazisiz yaşamak daha kolay çünkü seninle ne kadar uzağa gitsek o kadar ben varım.
Hiçbir şekilde ve bilhassa sevgide tasarruf yapacak kadar hasis değilim.
"Dünya demir oldu" bir tanem, yumuşaması için erimesi lazım. Cehennem dedikleri belki bu hadisedir.
Hatırasız yaşamak Kipling in kitabındaki maymun milletine dönmektir. Fena mı? Jungl kitabının en rahat mahlukları hatırasız, hürmetsiz ve kanunsuz yaşayan maymunlar değiller mi?
Reklam
687 öğeden 791 ile 687 arasındakiler gösteriliyor.