Kendinden geçmiş salih bir kimse sürekli şöyle diyordu: -Ya Rabbi! Bana bir kapı aç! Oradan geçmekte olan Rabia-i Adeviyye (r.a) onu duydu ve dedi ki: -Ey gafil adam! Bu kapı ne zaman kapalıydı ki!
Bişr-i Hâfî (k.s) hazretleri ömrü boyunca hep çıplak ayakla yürüdü ve asla ayakkabı giymedi. Zira yeryüzünün Allah-u Teâlâ'nın mescidi olduğunu biliyor, oraya ayakkabıyla basmayı hürmetsizlik sayıyordu.
Reklam
Sormuşlar: - Bir insanın gönlü nasıl mutlu olabilir? Cüneyd-i Bağdadî (k.s) şöyle cevap verdi: - Kalbi huzura eriştiği zaman.
Şeyh-i San'an hikayesi
"Gönlün nefisle savaşı her an biraz daha şiddetlenir, bir ağıt yakıver şimdi, zira matem de şiddetlenir."
Şeyh-i San'an hikayesi
"Yakinen bil ki insanın âlem kadar günahı da olsa tek bir tövbenin ateşi ile o günahlar yok olur... İhsan denizi dalgalanmaya başladığı zaman erkeğin de kadının da günahlarını yok eder."
Şeyh-i San'an hikayesi
"Aşk kötü şöhret üzerine bina edilmiştir, bu şöhretten kaçmak hamlıktır."
Reklam
Şeyh-i San'an hikayesi
"Sizler hürsünüz ve bu işten anlamazsınız çünkü benim duçar olduğum belaya giriftâr olmamışsınız."
Şeyh-i San'an hikayesi
"Aşk insanın elinden hırkayı alır, beline zünnar bağlatır."
Şeyh-i San'an hikayesi
"Meğer beni bu geceyi yaşamak için yaratmışlar. Ya Rab! Bu gece sabah olmayacak mı? Feleğin mumu bir daha tutuşmayacak mı? Ya Rab! Bu gecenin kaçıncı alameti? Yoksa bu gece kıyamet gecesi midir? Yoksa ahımdan feleğin mumu mu söndü? Yoksa sevgilimden utanıp perdelerin ardına mı gizlendi? Gece onun saçları gibi uzun ve siyahtır, böyle olmasa onun yüzünün hasretinden yüzlerce kez ölmüştüm ben. Bu gece aşkın sevdasından yanıyorum ve sevginin hamlesine karşı koyacak gücüm yok."
Şeyh-i San'an hikayesi
"Ya Rab! Bu gecenin gündüzü yok mu? Yoksa felek mumunun ışığı da mı yok?"
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.