Tatlı bir gevşeklik içinde koltuklarına gömülmüş olan beyefendiyle hanımefendi gözlerinin önüne serilen bu korkunç yoksulluk karşısında yavaş yavaş sıkılıyor, rahatsız olmaya başlıyorlardı.
Dinler birbirlerine ne çok benziyor de mi )))
Papazlar o anlattıklarına kendileri de inanmış olsa, daha az yiyip daha çok çalışarak kendilerine daha iyi bir yer tutmaya uğraşırlardı.
Reklam
"Konuşurken gelmiş geçmiş, ileri sürülüp birakılmış bütün kuramlar bir salata gibi dökülüyordu ağzından. En tepede Karl Marx'ın görüşü vardı: Sermaye soyguna dayanıyor, bu çalınmış serveti geri almak da emeğin hem hakkı, hem ödevi oluyordu. Uygulamada ise Proudhon'un ardından gidip, ilkin aracıları ortadan kaldırma, kredileri halka geniş örgütlü bir banka eliyle dağıtma hayaline kaptırmıştı kendini; sonra Lasalle'in ortaya attığı, yeryüzünü kocaman bir sanayi kenti haline getirecek devlet kooperatiflerine gönül vermiş, ama denetleme güçlüğü yüzünden bundan da bıkmıştı; bir süredir tüm üretim araçlarının, kamulaştırılmasını öngören kollektivizme bağlanmıştı."
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
When a person is not strong, he has to be smart.
Onunla göz göze gelince allak bullak oluyor, sararıyordu. O zaman ikisi de başlarını öteye çeviriyor, içlerine gömdükleri, hiç ağızlarına almadıkları gizli duyguların verdiği kızgınlıkla bir iki saat birbirleriyle konuşmuyorlardı.
Dünyada bir süreliğine konaklanmış gibiydi, çıkarlarla, duygularla, mal mülkle en ufak bir ilgisi yoktu.
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.