Kusurların Gizliliği
"Sakın insanların kusurlarını araştırma! Yoksa onların ahlakını bozarsın." (Hz. Muhammed) Bir gün Abdullah ibni Mes'ud'a bir adam getirdiler: "Bu adam sakalından şarap damlayan biridir, cezasını ver!" dediler. İbni Mesud radıyallahu anh bu suçlamayı yapanlara, dinimizin insanların gizli halini araştırmayı yasakladığını söyledi ve: "Eğer bir kusur veya ayıp kendiliğinden ortaya çıkarsa, o zaman gereğini yaparız." dedi. (Ebu Davud, Edeb)
Suç ve Cezaya Dair
Evliyalar ve adil kişiler nasıl her birinizin içindeki en yüksekten daha yukarı çıkamazlarsa, kötüler ve zayıflar da yine sizlerin içindeki o en alçak noktadan daha aşağıya inemezler. Nasıl tek bir yaprak bile sararmazsa bütün ağacın sessiz bilgisi olmadan, kusur işleyen de hepinizin gizli iradesi dışında kusur işleyemez.
Sayfa 22 - Türkiye İş BankasıKitabı okuyor
Reklam
Bulmacanın anahtarı bu, kırk küsur yıl karanlıkta el yordamıyla ilerledikten sonra bulunan gizli formül bu.
bütün gökdelenler sahiplerine girsin (mi?)
Çevrene bir bak. Emlak, su hakları, petrol, ucuz emek - hepsi bizim, hep bizimdi. Sana gelince, sonuçta nesin ki? Bu ölümlü arı sürüsünün içinde yer alan bir eleman, hız kesmeden güneşli Güney'e gelip gidersiniz, belli bir marka, model ve yıla ait araba, bikinili bir sarışın hatun ve dalga bahanesiyle otuz saniyelik rüşvet karşılığında seve seve her şeyi yaparsanız - hatta Tanrı aşkına, acılı bir sosisli için bile." Omzunu silkti. "Sizin gibi tipler asla bitmez bizim için. Tükenmez bir kaynaksınız."
Sayfa 401
Fakat ben derim ki, evliyalar ve adil kişiler nasıl her birinizin içindeki en yüksekten daha yukarı çıkamazlarsa, kötüler ve zayıflar da, yine sizlerin içindeki o en alçak noktadan daha aşağıya inemezler. Nasıl tek bir yaprak bile sararmazsa bütün ağacın sessiz bilgisi olmadan, kusur işleyen de hepinizin gizli iradesi dışında kusur işleyemez.
Sayfa 22 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
MU-AZ-ZAM
İnsanlık hakikati, sonrasında, geri kalan akılların, nåtık feleki nefslerin ve diğer nefslerin suretinde ortaya çıkmış, sonra tabiat ve külli heyůlå suretinde, sonra basit ve bileşik cisim suretinde ortaya çıkmıştır. Bunu Müminlerin Emiri, Allah'ın yeryüzlerindeki dostu, muvahhidlerin kutbu, 'Ali bin Ebi Tà lib'in -Allah onun yüzünü ağartsın- insanlara yönelttiği bir hutbesinde söylediği şu sözü desteklemektedir: "Ben Bismillah'taki bå'nın noktasıyım. Ben kendisiyle ilgili olarak kusur işlediğiniz Allah'ın tarafıyım. Ben, Kalem'im. Ben, Levh-i Mahfüz'um. Ben, Arş'ım. Ben Kürsi'yim. Ben, yedi göğüm. Ben, yeryüzleriyim." Ta ki hutbesinde sahv/uyanıklık haline döndü, kendisinden birliğin tecellisinin hükmü kalktı, beşerlik alemine döndü ve Hakk kendisine çokluğun hükmüyle tecelli etti, böylece özür diledi ve kulluğunu, zayıflığını ve ilahi isimlerin hükümleri altında boyun eğdiğini ikrar etti. Bu yüzden şöyle söylenmiştir: Kâmil insan, tıpkı Hakk'ın bütün varlıklarda gezip aktığı gibi gezip akar ve bu, Hakk'tan Hakk ile halka doğru olan üçüncü yolculuktadır. Bu yolculukta kamil insanın kemåli tamamlanır ve hakka'l-yakine ulaşır. Buradan da sonluğun ilklik ile özdeş olduğu anlaşılır ve "O, Evvel'dir / İlktir ve Ahir'dir/Son dur, Zahir'dir/ Açık'tır ve Bâtın'dır / Gizli'dir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. ayetinin sırrı ortaya çıkar
Ketebe YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Larry “Doc” Sportello
"Ben böyleyim,” dedi Doc. "Her zaman kolay lokma."
Sayfa 320
Nasıl tek bir yaprak bile sararmazsa bütün ağacın sessiz bilgisi olmadan, kusur işleyen de hepinizin gizli iradesi dışında kusur işleyemez. Hep birlikte bir tören alayı gibi yürürsünüz tanrı-özünüze doğru. Yol da sizsiniz yolcu da. Aranızdan biri düştüğünde, arkasındakiler için düşmüştür, taşa takılıp tökezlenmeye karşı bir uyarı ... Evet, hem de önündekiler için düşmüştür, ayaklarına daha tez ve sağlam oldukları halde, ayağa takılacak taşı kaldırmayanlar için.
... işte buradaydı, tamamen ayıktı ve bir türlü kurtulamadığı şu düşük seviye serseriliğin içinde kapana kısılmıştı, Psikedelik Altmışlar, o küçük ışık parantezi, acaba nasıl kapanacak ve karanlığa çekilmek suretiyle nasıl yok olacaktı... karanlığın içinden bütün korkunçluğuyla uzanan bir el, bir esrarkeşten cigarasını alıp sonsuza dek söndürürmüş gibi kolayca, zamanı nasıl geri döndürecekti kimbilir.
Sayfa 296
Bütün yaşamımın hayali önermelere dayandığı hissine kapılıyorum. Gerçekliği kaybettim. Bana söyler misiniz lütfen, gerçeklik nerede?
Sayfa 270
652 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.