.. insana ilerisini düşündürtmeyen iç karartıcı yazgı ..
Bebek hasta mı doğacaktı, yerin altında, hava­sız, sigara dumanlı bir yerde yaşaması ve her gün bom­bardıman yüzünden toprağın sarsılması bebeğe zarar mı verecekti? .. gözleri sürekli yıkıntıları, ateşi, delik deşik toprağı, gri gökyüzünde siyah gamalı haçlı uçakları görürken bebek doğduğunda kim bilir ne kadar hüzünlü, ne kadar ürkek olacaktı. Hatta belki de patla­maların çıkardığı uğultuyu işitiyordu, belki de bombalar ulurken kıvrılmış, küçücük bedeni taş kesiliyor, minicik başı omuzlarının arasına çekiliyordu.
Can Yayınları 6. BaskıKitabı okudu
Haklı dünya yanıyor birde size bak
Konuşmanızı dinlemek bile garibine gidiyor insanin, sanki savaş yokmuş gibi kendi derdinizdesiniz, yok şu kolordu komutanı kiminle evleniyormuş, yok komutanın müstakbel karısının ilk kocası kimmiş falan... Dima, söyler misin, sen kiminle savaşmaya gidiyorsun?
Reklam
“ Deniz özgürlük değil, özgürlüğün benzeridir, onun simgesidir... Eğer onu anımsatan bir şey, onun bir benzeri bile insanın içini bu kadar mutlulukla dolduruyorsa kim bilir özgürlük ne kadar güzeldir. “
Sayfa 232
Zorbalığa karşı içinde söndürülemez, yok edilemez, ateşli bir nefret vardı.
İnsanlık için iyilik isteyen insanlar, yaşamın kötülüklerini azaltacak güçte değillerdir.
Neredeydi bu yaşam, çekilen korkunç acı neredeydi? Hiçbir şey kalmamış mıy­dı?
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.