Toplumda kimler çalışıyorsa, mülk edinemiyor, kimler mülk sahibiyse, çalışmıyor...
Ekim Devrimi
Komunizmi kisaca uretim araclarinin ortak mulkiyetine dayali siyasi bir hareket olarak tanimlayabiliriz. Siniflarin (isci, patron) olmadigi sinifsiz bir toplum yaratma amaci tasiyan komunizm, Karl Marx'in ve Friedrich Engels isimli Alman dusunurlerin kaleme aldigi "Komunist Manifesto" ile birlikte anilir. Komunizmin ideali, ozel
Reklam
Temel sosyalist öğretinin gelişmesinde en önemli ve etkili iki kişi, Karl Marx ve Friedrich Engels olmuşlardır.
Keşke Marx yanımda olsaydı da bunları kendi gözleriyle görseydi! Friedrich Engels, 1 Mayıs 1890, Londra
siz ne sanıyordunuz?
İslam elbette komünizmden farklıdır; dünyayı yöneten insanüstü düzeni kadiri mutlak bir tanrının yarattığına inanır. Oysa Sovyet Komünizmi tanrılara inanmaz. Öte yandan tanrılarla pek alakası olmayan Budizmi ise din olarak sınıflıyoruz. Budistler gibi komünistler de insanın eylemlerini yönlendirmesi gereken, doğal ve engellenemez yasalara dayanan bir insanüstü düzene inanıyorlardı. Budistler bu yasaların Siddhartha Gautama tarafından keşfedildiğine inanırken, komünistler Karl Marx, Friedrich Engels ve Vladimir İlyiç Lenin'in saptadığına inanıyorlardı. Benzerlikler bu kadarla da kalmıyor. Diğer dinler gibi komünizmin de kendi kutsal metinleri ve kitapları vardı. Örneğin Marx'ın yazdığı ve tarihin yakın bir zamanda proletaryanın kaçınılmaz zaferiyle sonuçlanacağını ileri süren Das Kapital. Komünizmin Bir Mayıs İşçi Bayramı ve Ekim Devrimi'nin yıldönümü gibi kutlamaları ve bayramları vardı. Marksist diyalektik uzmanı ilahiyatçıları ve her Sovyet ordusunun komiser adı verilen, askerlerin ve subayların bağlılığını denetleyen görevlileri de vardı. Komünizmin de şehitleri, kutsal savaşları, ayrıca Troçkizm gibi sapkın akımları vardı; Sovyet Komünizmi fanatik ve tebliğci bir dindi, inançlı bir komünist Müslüman veya Budist olamazdı, ve gerekirse hayatı pahasına, Marx ve Lenin'in öğretisini yayması beklenirdi.
(...), Friedrich Engels ve Karl Marx çok yetenekli insanlardı. Ancak bu kadar muazzam bir etki yaratmış olmalarının nedeni, Platon ya da Aristotales'e, Konfüçyüs ya da Buda'ya, Tarsuslu Pavlus ya da Muhammed peygambere, Voltaire ya da Rousseau'ya tarihteki yerlerini garanti eden dehaları gibi yalnızca kişisel dehaları değildi. Onlar bir dönemin bütün çelişkilerinin bir araya geldiği bir zamanda ve yerde yaşadılar ve onların elinde başkalarının sahip olmadığı bir şey vardı: Bu çelişkileri yalnızca görmelerine değil, aynı zamanda açıklayabilmelerine olanak veren bir entelektüel gelenek ve bilimsel ilerleme yaklaşımına sahiptiler.
Sayfa 321Kitabı okudu
Reklam
Avcı-toplayıcılar gibi ilk çiftçiler de, Karl Marx ile Friedrich Engels'in dedikleri üzere "ilkel komünistler" idiler.
Rusya'da komünizmin çocuğa en başından öğretilmesi zorunludur. Karl Marx'ın, Friedrich Engels'in, Lenin'in - onlar komünist tanrılardır - isimlerini bilmek zorundadır. Komünist olmayan ülkelerde de durum aynıdır, sadece isimler değişir. Herkes aptal bir ideolojiye, teolojiye, politikaya, dine feda edilir. İnsanlar bu yüzden uzaklaştılar. Fakat çocuk buna sadece kim olacağını bilmediği için izin verir. Doğal olarak ebeveynlerine, büyüklere bağımlıdır: daha iyi bilenlere. Ve çocuk onların daha iyi bilmediğinin, onların da aynı gemide olduğunun, çocuk kadar bilgisiz olduklarının farkında değildir. Tek fark çocuğun aynı zamanda masum olmasıdır. Onlar kurnaz ama bilgisizdirler ve sırf kurnazlıklarından, cehaletlerini ödünç bilgiyle gizlemeye devam ederler.
Sayfa 293 - Butik YayıneviKitabı okudu
Avcı toplayıcılar gibi ilk çiftçiler de, Karl Marx ve Friedrich Engels'in dedikleri üzere ''ilkel komünistler'' idiler.
Sayfa 28
Şimdiye kadarki bütün toplumların tarihi, sınıf savaşımları tarihidir."
252 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.