Hayat Deniz gibidir. Bazen dümdüz olur, bazen dalgalanır, bazen tanınmayacak kadar saldırganlaşır! Ama deniz hep dümdüz olsaydı ondan bıkardık, güzelliği azalırdı, bu heyecanı olmazdı.
... İki kardeş Dede'nin nasihatinden sonra kendilerine yeni bir günlük program da yapmışlardı. Eve gelince evvela o günkü derslerini tekrarlıyor, verilen vazife varsa yapıyor, en sonra da ertesi günün derslerini gözden geçiriyorlardı. Ayrıca Necla, kardeşinin de çalışmalarına yardımcı oluyordu. Bir müddet dinlendikten sonra da annelerinin yapılmasını istediği ev işlerine başlıyorlardı. Böylece kendilerine hiç söz getirmeden ve şikâyete sebep olmadan rahat bir kuklacılık çalışması yapabilecek boş zamana kavuşmuş oluyorlardı. Bu arada kuklacılık sevgi ve çalışmasının ikisini birbirine daha çok yakınlaştırdığını da hissetmişlerdi. ...
Reklam
Ne var ki Omer Bey ve eşi Meserret Hanım, onların arzusu üzerine kızlarının kuklacılık.çalışmalarını bugüne kadar pek kimseye açıklamamışlardı. Soran olursa «aşağıdaki odada oyun oynuyorlar» veya «bebek yapıyorlar» şeklinde cevap veriyorlardı. İki kardeş ise çalışmalarının şimdilik gözlerden uzak kalmasını isterken, «ancak muvaffak olduktan sonra ortaya çıkmalarının daha doğru olacağını düşünüyorlardı./ Aksi halde «kuklacılıktan neden vazgeçtiklerini» veya «neden yarım bıraktıklarını izah edemezlerdi. Başladıkları işi becerememiş duruma düşmek, hele alay edilmek istemiyorlardı. Ama bu sanatı ögrendikten sonra yüzlerinin akı ile kendilerini göstermeleri ne güzel olacaktı!
... Büyük sahnenin tahta, alüminyum ve çelik iskeletini meydana getiren çubukların hangisinin nereye takılacağını ve hangi uçların birleşeceğini iyi bilmelidir. Montaj yani takıştırma yaparken şaşırıp vakit kaybetmemek, hatta güç vaziyetlere düşmemek için çubukların üzerlerine harf ve numaralar yazılır. Bu çubukların birleştirilmesi için en kolay yol delikler açarak somunlu ve pullu civatalar kullanmaktır. İskeleti söküp takmak için de civata başları ve somunlara uyan iki adet anahtarı her zaman beraber bulundurmak lazımdır.
Sayfa 133Kitabı okudu
... Güzel gösteri demek uzun zamanda hazırlanmış, çok masraf yapılmış ve emek sarfedilmiş gösteri demek değildir. Ha- zırlayanların değil seyredenlerin beğendiği, sevdiği ve alkışladığı gösteri güzel demektir. Aynı şekilde ipi çok vücudundaki hareket sayısı fazla, kendisi güzel kuklalar ile yapılan gösteri beğenilmeyeceği gibi yüzü hareketsiz, yapılmış ve oynatılışı basit kuklalar ile güzel gösteri yapılabilir. Ama herşeyin en iyisi kukla sahnesinde bir araya getirilebiliyorsa o zaman fevkalâde bir gösteri olur. ...
Sayfa 147Kitabı okudu
... İpli kukla gösterilerinde mümkün olduğu kadar ipler ve eller görünmemelidir. Ayakları yere basmalı, kuklalar uçar veya zıplar gibi yürümemelidir. Kuklalar, üstten sarkıtılarak ve çekilerek değil, iki yandan yani kulis dediğimiz sahne kenarlarından girmeli ve çıkmalıdır. ...
Sayfa 154Kitabı okudu
Reklam
40 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.