“Ari!” dedim.
"Ari! Haydi, parçala şunları! Lütfen, Ari?” Çevremizde savaş devam ediyordu, ama Ari sessizliğe gömülmüştü.
“Ari?” Dehşete kapılmış bir halde nabzını yoklamak için iki parmağımı boynuna bastırdım.
Ari’nin vadesi dolmuştu.
Son kullanma tarihi gelmişti.
Tam burada, hemen şimdi ve kollarımda…