(...) hiçbir sosyal gerçeklik, belirli bir zamandan ve belirli bir mekandan bağımsız olarak okunamaz.
Sayfa 31 - Chicago Okulu
"Dayanamıyorsan niye bizimle ortaklığa girişirsin. Uçmak istiyorsun ama başın dönüyor."
Sayfa 190 - Faust, Goethe
Reklam
Kadıköy önceleri yüksek bürokrasinin, 1908'den sonra da İttihat ve Terakki azaları ile askerlerin gözdesi olmuştu.
Sayfa 103
"evlilikleri, kocasının her akşam karısını döveceği kadar eskimemişti"
Sayfa 113
Nasıl şehir, çeşitli ulaşım araçları, sokakları ve meydanlarıyla tesadüfi karşılaşmalar yaratıp, aynı şehri paylaşan şehirlileri benzer duygulara sahip tedirgin hemşeriler haline getirdiyse, sinema da seyircisini dünyanın başka yerlerine götürüp, bir yandan diğerlerinin kendisinden ne kadar farklı, öte yandan ne kadar aynı olduğunu gösteriyordu. Hatta farklı olanları aynılaştırmak konusunda sinema, benzersiz bir güce sahipti.
Sayfa 147
Sinemanın üzerimizdeki etkisi.
İstanbulluların ilerleyen yıllarda sinemadan aldıkları çeşitlendikçe etki derinleşir. İnsan bedeninin parçalanmış hareketlerini seyrederek onlar gibi yürümeye, onlar gibi sigara tutmaya çalışırken ileride belli sinema “artist”leri gibi konuşmaya, onlar gibi düşünmeye, onlar gibi aşık olmaya başlayacaktır insanlar
Sayfa 163
Reklam
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.