Herkes saygı görmeyi ve değerli olduğu­nu hissetmeyi ister. Bahsettiğim sorun bir başkasına değer verip saygı göstermemizden kaynaklı değil, asıl sorun gösterdiğimiz bu saygının ve verdiğimiz de­ğerin miktarı. Yani karşımızdaki insana kendimizde bulunan değer ve saygıdan ne kadarını gösteriyoruz, önemli olan budur. Nietzsche, zor bulunan ve herkeste olmayan bu değerlerin boşa harcanmasına, boş yere İsraf edilmesine karşıdır.
Bence kaygı, onu tanımamış olduğu için yitip gitmek ya da altında ezilip kalmak istemeyen her insanın katlanıp çıkmak zorunda olduğu bir serüvendir. Dolayısıyla, doğru bir şekilde kaygılanmayı öğrenen insan, en önemli şeyi öğrenmiş demektir.
Sayfa 23 - Kierkegaard
Reklam
Uğruna kan döktüğümüz kara parçasının sözlerine kulak verin!!!
Nice nice milletler savaş sonunda yok olup gittiler, nice nice şehirler yanıp kül oldu ve toprak olarak üzerimde insan ayağının izini görmek için yüzyıllarca beklediğim çağlar oldu. İnsanlar ne zaman bir savaş başlatacak olsa, onlara şöyle diyordum: "Durun! Kan dökmeyin!" Şimdi de tekrar ediyorum: "Ey dağların, denizlerin öbür tarafındaki insanlar, siz ki mavi göğün altında yaşıyorsunuz, savaş neyinize gerek? Ben toprağım, bana bakın! Ben herbiriniz için aynıyım ve siz de benim gözümde eşitsiniz. Benim için önemli olan sizin sözleriniz değildir. Ben sizin dostluğunuza muhtacım, çalışmanıza, beni işlemenize! Saban izine bir çekirdek, bir tohum tanesi atın, size yüz katını vereyim, küçük bir fidan dikin kocaman bir çınar vereyim! Evler kurun, temel olayım! Üreyin, çoğalın, hepinize güzel bir barınak olayım! Derinim, yükseğim, büyüğüm, ucum bucağım da yok.. hepinize yeterim ben..."
Sayfa 76 - ÖTÜKEN NEŞRİYATKitabı okudu
Şimdi beyin ve stres hakkında, kaygının yol açtığı sorunlar, psikolojik sorunlardan kurtulmada şefkatin önemi ve bunlarla baş etmede egzersizin rolü hakkında çok daha fazla bilgimiz var.
Fallik kadın (dişilik sıfatına ilaveten erkek cinsel organına da sahip olan değil; tipik olarak erkeğe özgü bu “güce" sahip olan kadın) bir hadım edicidir. "Kökensel" Amazon'un erkeğin fiziksel bütünlüğüne saldırması gibi, bu kadın da yanında yaşayan erkeğin gelişimini engelleyerek onu "hadım eder." Erkek tutumuyla onu önemli ölçüde sınırlar, "ayağının altındaki zemini çeker", rolünü ve yerini çalar. Onun özlem duyduğu şey erkek iktidarıdır. Kimi zaman, erkeğin fiziksel ve davranışsal özelliklerini üstlenir, onun gibi giyinir, onun tarzında hareket eder, kadına özgü kabul edilen "zaafları" reddeder.
Zararın neresinden dönersen kardır.
Mustafa Cikar, Hasan-Ali hakkındaki güzel monografik çalışmasında “onun kişiliğinin temelinde yatan özelliği ise, hiç kuşkusuz onun insan sevgisidir diyor. Buna katılmamak mümkün degildir. Ancak saygının olmadığı yerde kalıcı bir sevgiden bahsedilemez. Hasan-Ali, insani insan yapan en önemli özellik olan eleştirel aklın hayranydi ve buna sonsuz saygısı vardı. İşte bu saygıdır ki O'nun gözünde insan kutsal bir varlık haline getirmiştir. Bu yüzden O,aynı zamanda akıllıca kullanılan özgürlügün de aşığıydı. Türkiye'yi gerçek anlamda hür insanların, hür gelişen akılların, şairin dediği gibi, aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür* nesillerin ülkesi yapmak istiyordu. Onun çizdiği eğitim ve ögretim yolundan sapmak bize, bugün acı acı farkına varmaya başladığımız gibi “aklı hür, vicdan hür, irfanı hür" nesillere mal olmuştur. Bugün Türkiye'nin acilen yapması gereken; Atatürk, onun ilk büyük milli egitim bakani ve Hasan-Ali Yücel'in öncüsü, “Cumhuriyet maarifini kuran- lardan biri" Mustafa Necati ve Hasan-Ali gibilerinin temsil ettikleri eleştirel akılcı dünya görüşüne ve o görüşün gereği olan Hasan-Ali türünde egitim ve ögretim programlarına geri dönmek, tam yarım yüzyıldır kaybedilen zamanı telafiye çalışmaktır.
Reklam
1,000 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.