"Dışarıda ışıl ışıl bir güneş var. Herkes işinde gücündeyken bazıları ölmenin ya da ölmemenin derdinde."
Sayfa 77Kitabı okudu
Ne de olsa uykunun dinçlik veren büyüsü vardı, bir mağara adamı için uyku, en az yemek ve su kadar elzem'e ihtiyaçtı...
Gökyüzünde beliren cılız yıldızların ışığı altında arşınlamak zorunda kaldıkları uçsuz bucaksız ormanın ne kadar korkutucu olduğunu anlatırken sanki o anı yeniden yaşıyormuşçasına gözlerinde korku dolu bakışlar oluşmuş...
Sağ elimin baş parmağı hariç, diğer parmaklarıma denk gelen sayıda yaz geçti, bir o kadar da kış. Geçen bu süre zarfında kıtlık da olmuştu, bolluk da. Zerda ile küskünlük yaşamıştım, barış da ama bir şey olmuştu ki hayatımda, hepsinden öte, hepsinden ala idi. Babaydım artık . Dalya doğmuştu...
“Hep yarına ertelediğim duygularıma yenilmek çok acı.”
"İnsan iki türlü ölür azizim. Bir; eceli gelince, iki; bu dünyadan ümidini kesince…
Sayfa 91Kitabı okudu
Günahsız olduğum doğrudur, ama Hızır değilim, seni sevdiğim doğrudur, ama hazır değilim. Sen kendini Leyla sansan da ben Mecnun değilim.
Sayfa 17Kitabı okudu
"Keşke kuş olsaydık, dedim
En azından gökyüzü temel tutmuyor. Ne sınırı var ne de hududu."
Sayfa 102Kitabı okudu
"İnsan iki türlü ölür azizim. Bir; eceli gelince, iki ; bu dünyadan ümidini kesince..."
Sayfa 91Kitabı okudu
"Günahsız olduğum doğrudur, ama Hızır değilim, seni sevdiğim doğrudur, ama hazır değilim. Sen kendini Leyla sansan da ben Mecnun değilim."
Sayfa 17Kitabı okudu