Bu işte bak, hepsi bu..
Kabirler, insanın benliğine sınırlarını gösteren biricik mekânlardır. Yalnız gitmeli oraya. Yalnızca gitmeli. İçten dışa dıştan içe yürümeli. Topu topu bu, demeli. Bu işte. Az çok, eksik fazla, ne yaşanırsa yaşansın, hepsi bu.
Sayfa 138 - Kapı Yayınları
Kabristandaki bahara elveda demeye hazırlanırken, "Son sözlerin nedir?" diye sordum ona. "Beni yeniden yeniye yaratan buradaki bedenleri de yeniden yaratacak," diye seslendi. "Bir gün dirileceksiniz yine. Hesabını tuttuğunuz saç telleriniz yeniden uzayacak. Yanaklarınız yeniden kızaracak. Bacaklarınız sizi oraya buraya taşıyacak güçte olacak. Gözleriniz gözlerinize değecek yine."
Sayfa 137 - Kapı Yayınları
Reklam
Sağ Yanımız Yere Gelecek
İlk dikkatimi çeken gölgelerdi. Yemyeşil ağaçların gölgesi düşmüştü mezarların üstüne. Mezarların gölgesi de ölümün hayattaki uzantısı gibiydi. Mermerlerin soğuk duruşları, mezar taşlarındaki yazılar hayatın kısa bir özetiydi. Çoğu mezar taşında doğum ve ölüm tarihleri yazılıydı. İki taş veya iki tarih arasında bir hayat. Öyleyse ne önemi var insanın? Kimiz biz?
Sayfa 136 - Kapı Yayınları
Baharı sadece aşk mevsimi olarak görmek ne aldatıcı. Altmış yıl öncesiyle şimdiki arasında pek de bir fark yokmuş. İnsan, insan işte. Beni pek kâle almıyorlar. Onlar için ununu eleyip eleğini asmış yaşlı bir adamım. Çok da dert etmiyorum. Eskiden olsa ederdim. Şimdi, Yaratıcı'nın kâle almasını dert ediyorum. O bana bir varoluş vermiş. Beni biliyor, görüyor, işitiyor. Hatta şimdi şöyle düşünüyorum. Şu an ben nasıl O'nun baharda tecelli eden rahmetinin tanıklığını yapıyorsam, O da benim tanıklığıma tanıklık ediyor.
Sayfa 131 - Kapı Yayınları
Kalbini çokluk yordu. Onun dışındaki her şey kalbine tutunmaya, kendine bir yer edinmeye çalışıyor. Kalbin dünyanın mahzeni gibi. Odandaki fazla eşyalar seni her zaman boğar, biliyorsun. Bu yüzden sık sık temizlik yaparsın. Kalbindeki her şeyi de arkanda bırakabilsen ne güzel olurdu. Ama aynı anda hem kalmanın hem gitmenin bir yolu yok ki.
Belki de yaşadığın kötü şeylerden dolayı kendini secdeye varmaya layık görmüyorsun. Tahminim doğru mu? Hangi insan secdeye layık olduğu için varır ki? Secdeye O'na layık olabilmek için varmaz mıyız? Bir kere de böyle düşünür müsün?
Sayfa 64
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.