La feta illa Ali la seyfe illa zülfikar
Yeniçerilerdeki ve diğer Osmanlı kuvvetlerindeki Ali ve Zülfikâr sevgisi Osmanlı sultanlarıyla, kaptan-ı deryalarında da görülür. Nitekim Yavuz Sultan Selim'in savaş sancağından başka, Barbaros Hayrettin Paşa'nın sancağında da Zülfikâr yer alır. Barbaros'un sancağının üzerinde kuşak halinde ve celî sülüs hatla Nasrun min Allah... ayeti yer alırken, sancağın ortasına gelecek şekilde Zülfikâr bulunur. Zülfikar'ın sağında ve solunda ise Hz Peygamber, Ali, Fatma, Hasan ve Hüseyin'den oluşan Pençe-i Ali Aba şeklinde bir el resmedilmiştir. Zülfikar'ın uçlarında ise rüzgâra hükmetmesı için, Hz. Süleyman'ın altıgen mührü vardır. Bu altıgen yıldız, İsm-i Azam duası mesabesinde olup denizde rüzgârın önemine binaen sancağa yerleştirilmiştir.
Selim'in aşırı duygulu ve sevecen kişiliği, yaşamda tutunamamasının nedenlerinden biridir; Turgut'un "Selimlik" diye adlandırdığı özelliğin bir parçasıdır. Nedir "Selimlik"? Selimlik doğruluktur, çıkargözetmezliktir, sözünün eri olmaktır, içtenliktir, sevecenliktir, düşünebilme yeteneğidir; insanın kendisiyle hesaplaşabilme yürekliliğidir, kendisini açıkça, korkmadan yaşamasıdır. "Selimlik" bunların hepsinin bir bileşkesidir. Diğer taraftan "Selimlik", yirminci yüzyıl insanının bünyesindeki çelişkidir, iletişimsizliktir, kafkaesk korkudur, yalnızlıktır, yaşama karşı zayıflıktır, "kitap okumakla manav tarafından aldatılmaya engel olamamaktır", tümüyle maddesel değerler üzerine kurulmuş bir düzende tutunamamaktır.
Reklam
Hadi bir şişeyi açalım dibinden ,dökmeden yıldız tozlarını zamanında ölmek için
Yıldızları saydığı gecelerde mutlulukla dolup taşardı: Yüz bir yıldız, yüz üç yıldız, yüz dördüncü, gözleri kararıyor, gökyüzü ışıl ışıl! Esrik, kıvançlı: Yeniyetme delikanlı yazmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyecek!.. Şimdiyse... Ne yapalım. Yapılacak bir şey yok. Gün bitti. Sigarasını söndürüyor. Kabullenmeli, susup kalmalı. Işıkları söndürüp yatmak, balkonun ışığını, oturma odasınınkini, masa lambası, mutfağın ışığı. Koridorunkini epeydir açık bırakıyor. Gökyüzü daha kararmamış.
Sayfa 47 - Everest Yayınları, 2. basım, Nisan 2024Kitabı okudu
Karşı bahçede cılız ışık: Bahçe ışığı. O cılız ışığı hayatıma benzetiyorum. Çağlayan gibi yükselirdi. Şimdi yıldız yıldız sönüyor havaî fişek serpintileri.
Sayfa 31 - EverestKitabı okudu
Kur’ân’ın prensiplerini özümseyerek uygulayan bir kadının hayatından alınmış şu ilginç kıssayı, Abdullah b. Mübârek’in dilinden aktarmak istiyoruz: “Ka‘be’yi (haccetmek) ve Resûlullah’ın kabrini ziyaret etmek için yola çıkmıştım. Yolda bir karaltı gördüm. Dikkatlice bakınca bunun, sırtında yünden bir hırka, başında da yine yünden dokunmuş
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
185 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.